Vatandaş yaylalardan soğultulmamalı, yaylalara teşvik edilmelidir!..

“Kenâr-ı Dicle'de bir kurt aşırsa bir koyunu, / Gelir de adl-i İlâhî sorar Ömer'den onu!” (Mehmed Akif)

 

“Yayla Evleri Yıkımı” kime ne kazandıracak?

 

Soru şöyle de sorulabilir: Yayla evlerinin yıkımı acaba kimlere ne kaybettirecek?

Evlerin yıkımının bir hukuki mesnedi olabilir.

Lakin bu kararın esas gerekçesi nedir?

Bu yıkım kararı, hangi bölge için ve kimler için alınmıştır?

Sırf görüntü/görünüş adına, sırf yabancı turistlere hoş görünme adına yapılıyorsa; bu kendi vatandaşına zulüm olmaz mı?

 

Devlet vatandaşına hizmet için vardır. Devlet zulmetmez, vatandaşı mağdur etmez.

Devlet yuva yıkmaz, yuva yapar!

Yayla evlerinin yıkımı, vatandaşa hizmete değil zulmettir!

Hükümet hizmet için vardır. Siyasî partiler halka hizmet için iktidar olurlar.

 

***

Yayla evlerinin yıkım faturası, AK Parti’ye çıkartılacaktır.

Devlet ve hükümet yetkilileri halkın gönlünü hoşnut etmek, sıkıntılarını hafifletmek için teşvik keselerinin ağzını sonuna kadar açarken…

Bu yayla evlerinin yıkımındaki ısrar nedendir, bunun arkasında kimler vardır?

 

***

Yayla evleri yıkım uygulamasında Giresun’da dikkat çeken bir ayrıntı var!..

Yıkım; Vali Dursun Ali Şahin döneminde başladı, Vali Hasan Karahan döneminde durdurulmuştu. Vali Karahan döneminde ev yıkım haberleri pek duyulmamıştı.

 

Enteresan olan yeni Vali Harun Sarıfakıoğulları’nın gayet güzel bir başlangıç yaptığı, halkla kucaklaştığı, devlet millet kaynaşmasını sözde değil özde uygulamaya başladığı bir anda; Giresun’da yaylalardaki evlerin yıkımlarında bir artış oldu!..

 

Belli ki, Vali Sayın Sarıfakıoğulları’nın bu yıkımda pek dahli yok.

Sanki gizli bir el, yeni valiyi gölgelemek istiyor!

 

Bu yıkım kararı, sanki “AK Parti içinde 2019 seçimlerini sabote eden bir gizli el var!” tezimizi teyit ediyor!

 

***

Efendiler!..

Yayla evleri yıkım uygulamasının savunulacak bir tarafı yoktur.

Yıkım kararı da, uygulaması da yanlıştır.

Kaldı ki Karadeniz Bölgesi, özellikle Giresun yaylaları; servet sahibi, gelir seviyesi yüksek kişilerin tatil ve dinlenme yerleri değildir.

 

Vatandaş yaylalardan soğultulmamalı, yaylalara teşvik edilmelidir.

Mesele mevzuatsa, bu mevzuatı çıkartan da sizlersiniz.

Hatadan dönmek fazilettir, erdemliktir.

 

Mesele sadece mevzuatsa; şehirlerde sayısız imara aykırı binalara, imara aykırı gecekondulara gösterilen hoş görü, yayladaki evlere neden gösterilmez?

 

“Bir memlekette zayıf kavim eziyet görüyorsa, oranın padişahına uyku haramdır. Halk sürü, padişah çobandır. Eğer halk padişahtan zulüm, tecavüz görüyorsa, o padişah çoban değil, kurttur.” (Şeyh Sâdî Şîrazî)

 

Vesselam…
25 Ağustos 2017 / 03 Zilhicce 1438