“Bir ülkenin en büyük gücü, tankı, topu, parası değil imanlı ve inançlı evlatlarıdır.”
"Akıl; imanın ve İslâm’ın emrinde en büyük nimet, nefsin ve şeytanın elinde ise, sebebi felâkettir." (Prof. Dr. Necmeddin Erbakan)
***
Siyaseti cihad olarak bilen, inanan, tarif eden ve yaşayan, ilmiyle âmil ilim ehli, örnek dava ve devlet adamı, Millî Görüş Mektebinin kurucusu ve lideri Cennetmekân Erbakan Hocamızı Rabbine kavuştuğu baki âleme irtihalinin 10. sene-i devriyesinde rahmetle, minnetle, şükranla ve dualarla yâd ediyoruz… Allah rahmet eylesin, mekânı Cennet, makamı âlî olsun!
PKK’lı hain teröristleri ve onların arkasındaki hain elleri, tetikçilerini, alkışlayan ve besleyen destekçilerini lanetliyoruz!..
“Allah yolunda öldürülenlere ‘ölüler’ demeyiniz. Bilâkis onlar diridirler, lâkin siz anlayamazsınız.” (Bakara, 154)
Türkiye, IRAK'ın kuzeyinde Gara’da vahşi, cani ve hain PKK'lı teröristler tarafından şehit edilen 13 şehidimize ağlıyor…
Mukadder ölümlerini şehidlik tacı ile taçlandıran aziz şehidimize Allah Teâlâ’dan rahmet diliyor, aile efradına, yakınlarına ve sevenlerine sabr-ı cemil niyaz ediyoruz.
Vefatının 103. Sene-i devriyesinde rahmet ve minnetle yad ediyoruz… Mekânı cennet, makamı âli olsun.
“Abdülhamid’e çirkef ‘zalim’ demek, gökyüzünü çirkef ve yağmur suyunu pislik diye göstermekten farksızdır.” (Necip Fazıl)
***
Osmanlı İmparatorluğunun 36 hükümdarı arasında belki en büyüğü, 34 yaşında tahta çıkan, 34.Padişahı ve 113.Halifesi, 76 yıllık ömrünün 33 yılı saltanatta geçen; Ulu Hakan, Cennet Mekân Sultan II.Abdülhamid Han’ı vefatının 103.yılında şükranla ve minnetle yad ediyoruz… Mekânı cennet, makamı âli olsun.
Merhum Dr. Menekşe, Giresun aşığı iyi bir Giresunlu idi… Giresunlu gibi yaşadı, bir Giresunlu gibi defnedildi.
“İnsanlarla öyle iyi geçininiz ki düşmanınız bile ölümünüze ağlasın.” (Hz.Ali)
***
04 Şubat; vefalı ve sevgili bir dostun rahmet-i Rahmân’a kavuşmasının sene-i devriyesi…
04 Şubat 2008; Ali Menekşe’nin beşerî dostlarına veda edip Rabbine kavuştuğu gün.
9 değil 90 köyden kovulsak da doğruları söylemeye ve yazmaya devam edeceğiz!..
“Kör ile gören, iman edip salih ameller işleyenler ile kötülük yapan bir değildir. Siz pek az düşünüyorsunuz.” (Mümin, 58)
***
Bir zamanlar; ne arabamız ne dolmuşa binecek paramız vardı, ne konuşacak hatibimiz ne de mesajımızı iletecek gazetemiz ve televizyonumuz vardı!..
Lakin bitmek bilmeyen enerjimiz, müthiş bir mücadele azmimiz vardı. Emellerimiz ve hayallerimiz bilevlerdi azmimizi, koştururdu bizi.
Bu ahval ve şerait dâhilinde devlet başkanının uyarılması, ona isyan değildir... Bu yanlış uygulamaların belki farkında değildir diye ikaz edilmesidir!..
“Hangi vali birine zulmeder ve o zulüm bana şikâyet olunur da; ben o zulmü ortadan kaldırmazsam; o kimseye ben zulmetmiş ve adaletten ayrılmış olurum… Bizi uyarmazsanız sizde hayır yoktur, *uyarılarınızı dinlemezsek bizde hayır yoktur.” (Hz. Ömer)
***
Bir Devlet Başkanı ki, halkın ekser desteğiyle iktidara gelse; "Asla suiistimallere yol vermeyeceğiz. Yolsuzluklara asla prim vermeyeceğiz…” taahhüdünde bulunmasına rağmen onun iktidar döneminde yolsuzluklar ve suiistimaller (geçmiş dönemlerde görülmeyecek derecede) ülkenin kılcal damarları sayılabilecek en ücra köşelerine (il-ilçe-belde, köy ve mahallelere) kadar yayılacak olsa; bu ahval ve şerait dâhilinde (devletin çöküş ve izmihlâline sebebiyet verilmemesi adına) devlet başkanını münasip bir üslupla uyarıda bulunmak mı hainliktir, yoksa sükût edip (devletin çöküş ve izmihlâlini) beklemek, hatta üstüne üstlük birde bu hali bile bile, göre göre alkışlamak mı?
“Aslan köpeklere baş olursa, köpeklerin her biri kendi karşısındakine aslan kesilir. Eğer aslanlara köpek baş olursa, o aslanların hepsi köpek olur.” (Yusuf Has Hacip)