MİLLETİN ADAYINA HAYDİN YARDIMA!

MİLLETİN ADAYINA HAYDİN YARDIMA! Milletin adayı müstakbel Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın esasında yardıma ihtiyacı yok!.. Ona yapılacak sembolik yardımlar, karıncanın İbrahim (a.s) ateşine su taşıma kabilinden olacaktır!.. Önemli olan, safın belirlenmesidir!.. Haydin yolcu olmaya!.. Ziraat Bankası kapısında kuyruk oluşturmaya gerek yok… Katılım bankalarından ve sair banka hesaplarınızdan (muhtemelen ücretsiz) EFT ile sembolik yardım yapılabilir!.. 50 lira olsun, 100 lira olsun!.. Önemli olan “ben de bu yolun yolcusuyum” diyebilmek!.. 31.07.2014 ***   C.B. ADAYLARINA YAPILAN BAĞIŞLARIN VERDİĞİ MESAJLAR!.. Ak Parti teşkilat üyeleri nerede?... Cumhurbaşkanı adaylarına (1 Ağustos itibariyle) yapılan bağış miktarları: Recep Tayyip Erdoğan’a bugüne kadar 90 bin 382 kişi, 24 milyon 337 bin 697 TL. Selahattin Demirtaş'a; 3.689 kişi, 753.133 TL, Ekmeleddin İhsanoğlu'na ise 2.172 kişi, 2.130.922 TL bağışta bulunmuştur. Cumhurbaşkanı adaylarına yapılan bağışlar önemli mesajlar veriyor… Bu tablo adeta seçim neticesinin de bir göstergesi gibi… Demek ki çatı adayını destekleyen partilerin tabanı parti tavanını dinlemiyor!.. Demek ki lafla peynir gemisi yürümüyor!.. Demek ki millet liderini tanıyor!.. Adayların bu bağışlara ihtiyaçları olduğuna inanmıyorum... Dolayısıyla bağış miktarından ziyade, bağış yapanların sayısının önemli dolduğunu düşünüyorum… Bu, bir saf belirlemedir! Bu, kişinin sevdiği kişiye sahip çıkma mes’elesidir!.. Peki, Recep Tayyip Erdoğan’a 90 binin üzerinde kişinin yardım yapmış olması neyi ifade eder? “Efendim, diğer adayların yanında ancak 2-3 bin kişi saf belirlerken, Erdoğan’a 90 bin kişinin destek çıkması küçümsenir mi?” denirse… Evet, diğer adayların ki normal sayılabilir, taban da zaten desteği yoktu.  Ama bu rakamın Ak Parti teşkilatına ve Erdoğan sevenlerine yakıştığı söylenemez!.. 22 milyona yakın seçmeni olan, miting meydanlarına 100 binler toplayan Ak Parti’nin adayı, genel başkan ve başbakan Erdoğan’a 90 bin kişinin bağışta bulunmuş olması düşündürücü?.. Bir yerde bir hata var, ama nerede?.. Nerede Türkiye genelindeki Ak Parti teşkilat mensupları?.. Nerede 81 il, 957 ilçe, 2 000 üzerinde belde teşkilatlarının yönetim kurulu üyeleri?.. Nerede belediye başkanları, il genel meclisi ve belediye meclisi üyeleri?.. Nerede köy ve mahalle temsilcileri?.. Nerede dava adamı gönüllü sandık müşahitleri?.. Ciğer kedi hikâyesi, misali; 90 bin teşkilat mensupları ise, seçmenler nerede? Bunlar seçmen ise, teşkilat mensupları nerede?!.. Ey Ak Parti teşkilat mensupları!.. Ey liderine gönül verdiğini ifade eden sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri!.. Yapılacak bağışın miktarı önemli değil… 50 olsun 100 olsun, hatta 10 olsun 20 olsun, ama mutlaka bir ismin kayda girmesi önemli!.. Karıncanın İbrahim (a.s)’ın yolunda su taşıma misali, kişi sevdiği kişiye sevgisini izhar etmeli!... Birinci turda yapılacak bağışlar önemlidir… Görünen o ki ikinci tura zaten fırsat kalmayacaktır… Zaman daraldı, ihmalkarlıklar izale edilmelidir!.. Unutulmamalı ki artık kimin nerede ne yaptığı, birileri tarafından not edilmektedir!. 01.08.2014 ***   LAFLA PEYNİR GEMİSİ YÜRÜTENLER!.. Ey Erdoğan’ın İsrail’i telin etmesini, Gazzeli mazlumlara sahip çıkmasını samimi bulmayanlar!.. Velev ki Erdoğan samimi değil!.. Bugüne kadar sizler ne yaptınız?.. Ne zaman, nerede, nasıl İsrail’i telin ettiniz? Mazlumlara nasıl sahip çıktınız?.. Hadi sizler de Erdoğan kadar samimi olun(!), onun kadar yapmacık hareketler yapın(!) da sizler de İsrail’i telin ediniz, mazlumların yanında saflarınızı belirleyiniz!.. Ey Erdoğan’dan önce iktidar ve iktidar ortağı olanlar!.. İktidarda olduğunuz sürelerde İsrail’e karşı nasıl tavır sergilediniz? İsrail’i Ortadoğu’da Müslümanların başına Erdoğan mı musallat etti?!.. İsrail’in kuruluşuna Erdoğan mı destek verdi?!.. Sizler, İsrail ve destekçileriyle anlaşmalar yapacaksınız, sonra da Erdoğan’a “bu anlaşmaları niçin iptal etmiyorsun, bu anlaşmalar doğrultusunda niçin hareket ediyorsun” diye suçlayacaksınız öyle mi? Siyaset dürüstlük ister… Siyaset samimiyet ister… Belki de halkın sizlere niçin teveccüh göstermediği ve sizleri niçin iktidara taşımadığının… Aksine 12 yıldır Erdoğan’dan niçin vazgeçmediklerinin sırrı bu muhalefet zihniyetinde yatmış olabilir?! Ey darbeci Sisi’ye destek için Mısır’a koşanlar! Haydin, darbeci dostunuz Sisi ile temasa geçin, yardımların Gazze’ye ulaşması için, Gazze'nin dış dünyaya açılan tek kapısı Refah Sınır Kapısı'nı açtırın!.. Haydin, zalimlere karşı mazlumların yanında yerinizi alınız! Mes’ele; Erdoğan’ı sevip sevmeme mes’elesi değildir. Mes’ele, zalim ve katiller karşısında mazlumun yanında olup olmama mes’elesidir!.. Mes’ele, Firavun’a karşı Musa (a.s)’ın… Nemrut’a karşı İbrahim (a.s)’ın… Ebu leheplere karşı Muhammed Mustafa (sav)’ın yanında yer alma mes’elesidir! Hatta, Musa (a.s) ve İbrahim (a.s) yanında yer alamayanlar için hiç değilse Firavunların, Nemrutların yanında saf tutmama mes’elesidir!.. Zalimler istemese de Allah (c.c) nurunu tamamlayacaktır. 01.08.2014   *** ZARURİ AÇIKLAMA!.. Daha önceleri de bir vesileyle yazmıştım: “FACEBOOK’TA ARKADAŞ!... Bazen siz, fikir ve haberlerini okumak istediğiniz (tanıdığınız veya tanımadığınız) kişilere adaşlık teklif edersiniz, bazen de sizin yazı ve haberlerinizi okumak isteyen (tanıdığınız veya tanımadığınız) kişilerin arkadaşlık tekliflerini kabul edersiniz. Arkadaş seçtiğiniz kişinin haberini beğenmeyebilir, fikirlerine katılmayabilirsiniz… Fakat onun özel hesabında, özel sayfasında onu rencide edecek ifadeler kullanamazsınız! Edep ve nezaket dışı yorumlar yazamazsınız! Bu, arkadaşlık adabı ile bağdaşmaz…  Arkadaş, arkadaş gibi davranmalı… Arkadaş, gücü ve imkânı varsa arkadaşının arkasına taş olmalı, ama arkadan taş atmaya kalkışmamalı! Fikirlerini beğenmediğiniz kişinin yazı ve haberlerinizi okumayabilir, onu arkadaşlıktan çıkartabilirsiniz!” Arkadaşlığını onayladığım kişilerin çoğunu şahsen tanımıyorum…  Çoğunu ya bir arkadaşın tavsiyesi üzerine arkadaşlığa kabul etmişimdir veya onların gönderdiği (iyi niyetli görerek) arkadaşlık talebini onaylamışımdır. Arkadaşlığa kabul etmem, o kişilerin fikirlerini kabul ettiğim ve benimsediğim anlamına gelmediği gibi, onların benim fikirlerimi benimseyeceği ve kabul edeceğini düşündüğüm anlamına da gelmez… Önemli olan, tarafların birbirlerini olduğu gibi kabul etmeleri ve birbirlerine saygıda kusur etmemeleridir. Hatta nezaket dışı ifadelerle birbirlerini rencide etmemelidirler. Daha önceleri yazılarıma hakaretamiz yorumlar yazan, nezaket dışı haddi aşan yazılarla yazımın ahengini bozmaya çalışan, arkama taş olmaya değil, her vesileyle arkamdan taş atmaya çalışan “arkadaşların(!)” yorumlarını sildim ve arkadaşlıktan(!) çıkarttım. Bundan sonra da bu tür “arkadaşların(!)” yorum altında taş atmasına fırsat vermeyeceğimi ve yorumlarını sileceğimi ve arkadaşlıktan(!) çıkartacağımı iyi niyetli dostlara bildirmek istedim… Kusura bakılmasın, kendi tezgâhımda 'başkasının mal satmasına' müsaade edemem! Vesselam… 01.08.2014 ***   ADAYLARA YARDIM EDERKEN, SEÇMENE DE YARDIM EDELİM!.. Seçmen listelerini güncelleştiremeyenler bu seçimde rey kullanamayacak… Yüksek Seçim Kurulu (YSK)’nun ikametgâh güncelleştirme kararı, kimseyi tatmin etmedi… Hem siyasi partiler, hem de seçmen hoşnutsuz! 10 Ağustos’ta ikametgâhları dışında olacak seçmenler, büyük ihtimalle rey kullanamayacaklar…  YSK’nın güncelleme kararı, seçmenin rey kullanmasını kolaylaştırmak için değil, sanki zorlaştırmak, seçmeni sandığa yaklaştırmamak için alınmış!.. Rey kullanmak vatandaşın demokratik hakkı… 10 Ağustos’ta tatil veya iş sebebiyle ikametgâhı dışında bulunmak zorunda olacak çoğu seçmen maalesef bu demokratik hakkını kullanmaktan mahrum olacak… Bilhassa fındık toplama mevsimi olması sebebiyle bu sıkıntı Karadeniz bölgesinde çok daha hissedilecektir… Gerek gurbetten memleketine gelen seçmenler, gerekse sair bölgelerden fındık toplamak için gelen geçici işçiler rey kullanmama sıkıntısını yaşayacaklardır. Ortada bir sıkıntı var, tamam… Peki çözüm? Oturup ağlamak, şikayet etmek yerine, çözüm üretmeliyiz!.. Seçmenlerin ikametgahlarında rey kullanmaları için yardım edilmelidir!.. Nasıl mı?.. Bütün siyasi partiler, başta Ticaret ve Sanayi Odaları, Esnaf Odaları, Meslek Odaları, Sendikalar olmak üzere bütün Sivil Toplum Kuruluşları, ikametgâhları dışında bulunan üyelerini ikametgâhlarında rey kullanmaları sağlayacak çalışmalar yapmalı…  Kongre ve mitinglerde tutulan ücretsiz özel otobüsler bu seçimde de devreye sokulmalı… Otobüs firmaları seçime özel indirimli (gidiş-dönüş) tarifeler uygulamalı… 10 Ağustos’a tren ve Hızlı Tren, THY ve sair özel havayolu firmaları seçmen kartı olan yolculara ücretsiz veya indirimli (gidiş-dönüş) tarife uygulamalı… Belediyeler ücretsiz otobüs seferleri düzenlemeli… Siyasi partiler ve sivil toplam kuruluşları, meslek odaları, seçmen üyelerinin yol masraflarını karşılamalı… “Tıpış tıpış seçmen rey kullanmaya gitsin” diyenler, tıpış tıpış pamuk ellerini ceplerine atmalı, yol masraflarını karşılamalı, seçmen de koşarak rey kullanmaya gitmeli! Böyle bir uygulama, seçime heyecan da getirecektir… 10 Ağustos’ta seçim kararı alanlar, seçmene kolaylık göstermeyenler, seçmenden fedakârlık beklemek yerine seçmene yardım etmelidir! 04.08.2014   Vesselam…