“Mahremiyet ve Aile”

Günlük Notlar…

“Mahremiyet ve Aile”

Sosyal medya tuzağı… Mahremiyetin aleniyete dökülmesi… Aleni olması gereken ile mahrem kalması gerekeni birbirinden ayırt edememek… Diyanet Aile Dergisinin 2015/Ocak sayısında aile mahremiyetinin sosyal medyada aleniyete dökülmesi tahlil ediliyor… “Mahremiyet, insan için en özel ve dokunulmaz olan alanı ifade eder. Dolayısıyla kişiye has olan bu alanın muhafazası aynı zamanda kişinin özgürlük alanının da muhafazası anlamına gelir.” Din İşleri Yüksek Kurulu Uzmanı Dr. Ülfet Görgülü’nün değerlendirmeleri:  “Müminin hangi zaman ve zeminde olursa olsun Allah’ın her şeyi gören, bilen ve duyan olduğunu hatırdan çıkarmaması gündelik hayatına olduğu gibi dijital ortamdaki tutumlarına ve sanal ilişkilerine de bu inancın yön vermesi gerekir. Sosyal medya hesabındaki takipçilerinin zamanla artması kişiye haz verirken, asıl ve daimi takipçimiz olan Allah Teâlâ’yı unutmamalı, her an O’nun gözetimi altında olduğumuzu; her söz ve davranışımızdan dolayı hesaba çekileceğimizi bilerek hareket etmeliyiz.”   “Utanırdı burnunu göstermekten süt ninemKızımın gösterdiği kefen bezine mahrem!!!.” (Necip Fazıl Kısakürek) (http://www2.diyanet.gov.tr/DiniYay%C4%B1nlarGenelMudurlugu/DergiDokumanlar/Aile/2015/ocak.pdf) 08 Mart 2015­ / 17 Cemâziyelevvel 1436   *** Kadına şiddeti artıran kanun mu? Vahdet Gazetesi yazarı Sema Maraşlı, Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde çıkarılan aile kanunlarından sonra şiddetin arttığını, hele son çıkan aile kanunundan sonra şiddet iyice arttığını,  çünkü kanun aileyi korumaktan daha çok yıkmaya yönelik, olduğunu iddia ediyor… Yazar 9 Mart tarihli köşe yazısında dikkat çekici tespitlerde bulunmuş: “Kanunun adı "Aileyi Koruma Kanunu" olsa da içerik kadını korumak adına erkeği cezalandırmak üzerine hazırlanmış. Şiddet kavramı sadece fiziki şiddet değil psikolojik şiddeti de içine alacak şekilde hazırlandığı için erkeğin karısına sesini yükseltmesi bile şiddet kavramı içine girdi. Kadın kocası ona kızıp sesini yükselttiğinde "bana şiddet uyguluyor" diye şikayet ettiğinde delil aranmadan erkek ceza alıyor. Para cezası, belli bir süre evine hatta mahallesine yaklaşmama veya hapis cezası... Kanundan sonra çok fazla kadın kocasını şikayet edip kendine koruma istedi.   Bir aile danışmanı anlattı. Ona danışan bir hanım basit bir sebeple karakola gidip" Kocam bana şiddet uyguluyor" diye gidip şikayet etmiş. Danışman "Neden böyle bir şey yaptınız?" diye sorunca kadın "Burnu sürtülsün diye yaptım" demiş. Yani kadın kocasını korkutarak kendi hükmüne almak için kanunları kullanıyor. Bunun gibi pek çok örnek var. Şiddet haberlerine bakarsanız çoğu ya erkeğin evine yaklaşma cezası verildiği zamanlarda sokakta kalan adamın öfkesi ile ya da boşanma davası sırasında oluyor. Erkeği cezalandırarak aile kurumunu kurtaramazsınız, tam aksi batırırsınız.  Kanunlar adalet gözetilerek yapılsın; kadın da erkek de ezilmesin. Aile kanunu erkeği cezalandırmak üzerine değil, aileyi bilgilendirmek, muhabbeti artırmak aileyi gerçekten korumak üzerine kurulu bir kanun olmalıdır.” ( http://www.gazetevahdet.com/siddeti-artiran-kanun-1254yy.htm) Vesselam… 09 Mart 2015­ / 18 Cemâziyelevvel 1436
YORUMLAR
Site İçinde Ara

Haftanın Sözü

“Aslan köpeklere baş olursa, köpeklerin her biri kendi karşısındakine aslan kesilir. Eğer aslanlara köpek baş olursa, o aslanların hepsi köpek olur.” (Yusuf Has Hacip)

Namaz Vakitleri
Giresun Hava Durumu
GİRESUN