"Bir millet ki aralarında kötülük işlenir, sonra onlar o kötülüğü değiştirmeye güçleri yettiği halde değiştirmezlerse, ALLAH yakın bir zamanda mutlaka onlara genel bir azab verir." (Hadis-i Şerif)
Kurbana Hazır Mıyız?..
Kurban Bayramını 4 Ekim 2014 tarihinde idrak edeceğiz inşallah…Eylül’ün 20’sinden itibaren kurban satış yerleri hazır hale getirilecek ve bu tarihten sonra kurbanlık hayvan nakilleri başlayacak.Kurban Hizmet Komisyonu, çalışma hazırlıklarına başlıyor…İbadet amaçlı kurban kesmek isteyenler; dinen kurban olmaya mani bir kusuru olmayan sağlıklı hayvan temini hazırlığında…Kurbanlık hayvan satıcısı celepler; kurban satışı hazırlığında…Müftülükler; vaiz, imam hatip ve sair irşat görevlileriyle cemaati kurban hususunda bilgilendirme hazırlıkları ve faaliyetlerinde…Peki hazır olması gerekenler acaba ne kadar kurbana hazır?!..Kurban Hizmetleri Tebliği..Diyanet İşleri Başkanlığınca her yıl “İbadet amaçlı kurban kesmek isteyenlerin kurbanlarını dinî hükümlere, sağlık şartlarına ve çevre temizliğine uygun olarak hayvana en az acı verecek şekilde kesmelerine veya vekâlet yoluyla kestirmelerine yardımcı olunması, kurban satış ve kesim yerlerinin belirlenmesi, kesim yapacak kişilerin eğitilmesi ve bu konulara ilişkin diğer hususlarla ilgili tedbirlerin alınması” gayesiyle Kurban Hizmetleri Tebliği yayınlanır.İlk defa 2009 yılında yayınlanan tebliğ, 2010 yılında biraz genişletmiş, 2011ve 2012 yıllarında (üzerinde hiçbir değişiklik yapılmadan) aynen, 2013 yılında ise kısmen değişiklik yapılarak yayınlanmıştı.2014 yılı tebliğinde ise özüne dokunulmadan küçük rötuşlar yapılmış.Tebliğde yapılan değişiklikler…Geçmiş yıllardaki “Kurban olması dinen sakıncalı olan hayvanların üreticiler tarafından kurbanlık hayvan satış yerlerine getirilmemesi gerektiği duyurulacaktır”maddesi; “…kurban satış yerlerine getirilemez” olarak değiştirilirken…Sağlık yönünden sakıncalı olmayan hayvanların “veteriner sağlık raporunun üzerine “Kurbanlık” ibaresi yazılacaktır” maddesi aynen korunmuş…Dinen kurban olması mümkün olmayan hayvanlarda bir ayırım yapılmamış…Dinen sakıncalı hayvanlara da Kurbanlık damgası vurulmasına adeta müsaade edilmiştir!Kurbanlık hayvanlarda ki büyük ihmal…Dinen Kurban kesilebilecek hayvanların özelikleri tebliğde açıkça belirtilmiş: “Kurban kesmekle yükümlü olan kimsenin bu ibadeti yerine getirmiş sayılması için kurbanlık hayvanda bazı niteliklerin bulunması şart koşulmuştur. Buna göre kurban; koyun, keçi, sığır, manda ve deveden olur. Bunların dışındaki hayvanlar kurban olarak kesilemezler. Kurban olabilmesi için, kurbanlık hayvanın deve için 5; sığır ve manda için 2; koyun ve keçi için 1 yaşını doldurması gerekir.”Bilhassa küçük İl ve İlçelerimizde özellikle sığır cinsinden küçük hayvanlardan (100-120 kiloluk danalar veya tosun denilen erkekler) süt dişini atmamış, 2 yaşını doldurmamış olanlar kurban pazarlarında “kurban” olarak rahatlıkla satılıyor ve maalesef kimse de buna mani olmuyor veya olamıyor!Geçmiş yıllarda kurban mevsiminde bu mevzunun üzerinde ısrarla durduk, yazdık, yetkililerle konuştuk, bu mevzuyu başta Diyanet İşleri Başkanlığı, ilgili bakanlıklar, mülki idare amirleri, müftüler ve belediye başkanları olmak üzere bütün yetkililerle görüştük, tebliğdeki eksiklikler üzerinde yazdık, konuştuk maalesef bir arpa boyu mesafe kat edemedik.Hatta biraz ileri giderek, Diyanet İşleri Başkanlığı uzmanlarının bu tebliğleri okumadığını iddia ettik ve ispat ettik!Tekrar ifade ediyoruz, geçmiş yıllarda kurban pazarlarında dinen kurban olmayan, yaşını doldurmamış hayvanlar satıldı ve mani olunmadı.İnşallah bu sene alınacak tedbirlerle kurban olmayan kurbanlıklar satılmaz ve mani olunur!Hülâsa…Kurban Hizmetleri Tebliğinde önleyici ve caydırıcı hükümler bulunmuyor!..Tebliğde kurbanlık hayvanların sadece sağlık yönünden kontrol edilmesi öne çıkartılmış.Sağlık önemli… Fakat dikkat edelim!.. Kurbanda etlik hayvan satın alınmıyor, kurbanlık hayvan alınıyor!Peki, hayvanın dinen kurbana elverişli olması sağlık kadar önemli değil mi?Dinen sakıncalı sayılabilecek süt dişini atıp atmadığı (yaş) ve kurban olmaya mani sair kusur yönlerinden de kontrol edilmesi gerekmez mi?Sağlıklı, fakat dinen kusurlu olup “kurban olması mümkün olmayan” hayvana “kurbanlık” ibaresi yazılması, hafife alınabilecek bir kusur mudur?Bir suçu önleme imkânı elinde olanlar, zamanında gerekli tedbirleri almazlarsa; işlenen suça ortak olmazlar mı?Yaşını doldurmamış hayvanı yaşını doldurmuş gibi satışa sunmak; hileli mal satmak demek değil midir?Hileli mal satmak hukuken suç, dinen haram iken, bu suçun işlenmesine mani olmayanlar, bu suçu işleyenlere ceza uygulamayıp suç işlemelerine göz yuman ve adeta teşvik edenlerin, hukuki ve manevi sorumlulukları ne olacaktır?Kurban olması mümkün olmayan hayvanı kurban diye satanların dolandırıcılığının yanında, bu hayvanları kesenler açısından hem verdikleri paranın zayi olması, hem de kurban kesememenin dini sorumluluğunu kimler üstlenecektir?Kurban pazarlarındaki hileli satışlar ile işlenen dolandırıcılık suçunu araştırmak ve gerekli tedbirleri almak acaba Savcılarımızın görev sahalarına girer mi?Hileli gıda maddelerini imal eden ve satışını yapan firmaları araştıran Tarım Bakanlığının, kurban olmayan hayvanları hileli yolla satan satıcıları araştırma görevi yok mudur?...Tarım Müdürlülüklerinin bu sahada bir sorumlulukları bulunmaz mı?Netice itibariyle Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı (Vali ve Kaymakamlar, Emniyet Müdürlülükleri ve Belediyeler eliyle) Tarım Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı (Müftülükler eliyle) bu mes’eleyi kamuoyunu tatmin edecek şekilde çözmek zorundadırlar!Diyanet İşleri Başkanı Sayın Prof. Dr. Mehmet Görmez hocamızın bu sahadaki hassasiyeti biliyor ve bu tür ihmalliklere tahammül etmeyeceğine inanıyoruz.Sanki diyanet içinde bir kesim (paralelci mi, silindirci mi, üçgenci midir bilinmez!) Gömez Hocayı ve onun şahsında onu oraya getirenleri güç durumda bırakmak için faaliyet gösteriyor!İmam Hatipli bir cumhurbaşkanı ve sorumluluk şuuruyla “uyumak bize haramdır” diyen bir başbakanın ülkesinde vatandaşlar artık gönül rahatlığıyla her sahada olduğu gibi kurban pazarında da hilesiz hurdasız kurban alabilmenin mutluluğunu yaşayabilmelidir!..Halkın %52’sinin desteği böyle anlaşılmalıdır…Ve halkımız ümit etmektedir ki, bizlerin seçtiği idarecilerin tayin ettiği, vazife verdiği idarecilerde onların zihniyetindedir!Alınması gereken tedbirler..
Dinen kurban olması mümkün olmayan kusurlu hayvanlar pazar yerlerine sokulmamalı, tespit edilenlere ağır cezalar uygulanmalı,buhayvanların üzerine “kurban olmaz” damgası vurulmalıdır.
Tarım Müdürlüğü Veterinerleri ile Belediye Veterinerleri her gün (birbirlerinden bağımsız olarak) Belediye hudutları dâhilindeki kurban pazarlarını kontrol etmeli…“Bu pazarımızda, kurbanlık olmayan hayvan yoktur” afişleri asılmalıdır.
Kurbanlık hayvanların tamamı sadece Belediyelerin tespit ettiği pazar yerlerinde satılmıyor ve kesim yapılmıyor…
Köy ve mahalle aralarında özel mandıralarda satılan hayvanların da (kurbanlık vasıfları taşıyıp taşımadıklarının) kontrolü sağlanmalıdır. Bunun için, Belediye Pazar yerleri dışında kurbanlık hayvan satacakların, “hayvanlarını ve satış yerlerini” Kurban Hizmetleri Komisyonunun belirleyeceği kurumlara bildirmeleri duyurulmalı.Bildirimde bulunmayanlara (veteriner ve komisyon kontrolünden kaçanlara) ağır cezalar verilmeli ve kurban satışlarına müsaade edilmemeli…Bu hususta Köy ve Mahalle Muhtarlarının da sorumlulukları bulunmalıdır.
Sağlıksız, yaşını doldurmamış (süt dişini atmamış) ve kurban olmaya mani sair kusurlu hayvanları satışa arz edenlere ve bu hayvanları kesenlere, gerekli kontrolü yapmayan Tarım Müdürlüğü ve Belediye yetkililerine (veteriner ve sair görevlilere) caydırıcı cezalar verilmeli. Bu cezaların miktarı tebliğde ayrıca belirtilmelidir.
Komisyon üyelerinden yetkisini kullanmayanlara ve vazifelerinde ihmalkâr davrananlara uygulanacak müeyyideler de tebliğde açıkça belirtilmelidir.
‘‘Kenar-ı Dicle’de bir kurt aşırsa bir koyunu, gelir de adl-i İlahi sorar Ömer’den onu.”(Mehmet Akif)Vesselam…07.09.2014
“Aslan köpeklere baş olursa, köpeklerin her biri kendi karşısındakine aslan kesilir. Eğer aslanlara köpek baş olursa, o aslanların hepsi köpek olur.”(Yusuf Has Hacip)