Kazanılmış Belediye Nasıl Kaybedilir?.. Ahmed ÇITLAKOĞLU

Kazanılmış Belediye Nasıl Kaybedilir?..

“Kötü insanların kazanması için gereken tek şey, iyi insanların hiçbir şey yapmamasıdır.” (Edmund Burke)

Kazanılmış Belediye Nasıl Kaybedilir?..

2009 mahalli seçimlerinde Ak Parti % 39’a yakın reyle Türkiye genelinde toplam belediyelerin %50’ye yakınını kazanıyor… Ak Partili toplam 1.465 belediyenin 35’i İl, 446’sı ilçe, 974’ü beldeden müteşekkil. Bilahare diğer partilerden 287 belediye başkanının Ak Parti’ye katılımı ile belediye sayısı 1.752’ye çıkmış… 2009’da 16 Büyükşehir Belediye Başkanlığının 10’unu da Ak Parti kazanmış. 2012 yılı sonu itibarıyla yürürlüğe giren yeni Büyükşehir Yasası ile nüfusu 2.000’in altında bulunan bin 977 belde belediyesi kapatılırken, bu belde belediyelerinin 1.133’ü Ak Partili. Bu, belde belediyelerinin kapatılmasının popülist bir politika olmadığını gösteriyor. 2011 genel seçimlerinde Ak Parti’nin reyi % 50 civarında… 11 yıldır iktidarda olan Ak Parti’nin bu siyasi gücü, özellikle 17 Aralık operasyonundan sonra genel merkezin hassasiyetine rağmen bazı seçim bölgelerinde “Nasıl olsa 2 kişiden biri Ak Partili.. Vatandaş adaylardan ziyade partiye, hatta Erdoğan’a rey veriyor. Kimi aday göstersek seçimi alabiliriz. O halde kendi yakınlarımızı ve dostlarımızı aday gösterelim” gibi bir taktik hatasına sebep olmuş olabilir. Buna rağmen merkezi ve mahalli idarelerin yaptığı hizmetlere bakıldığında dün Ak Parti’ye rey veren vatandaşın bugün rey vermemesi için ciddi bir sebep görülmüyor. Muhalefet partilerinin Ak Parti’ye yaptığı eleştirilere vatandaş pek iltifat etmiyor. Seçmenin %50’si hala muhalefete değil iktidara güven duyuyor. Peki, 30 Mart’ta 2009’a göre Ak Parti’nin kaybı olmaz mı? Olabilir!.. Fakat bu, muhalefetin başarısı değil, Ak Partililerin muhalefete ikramı olur. Aday adayları hakkında bugüne kadar çok şey söylendi ve yazıldı.. Nihayet adaylar netleşti. Aday tespitlerinde hata da yapılmış olsa, bu saatten sonra adayları tartışmanın anlamı yok, faydası da yok… Bundan sonra partiler arası yarış başlayacaktır. Muhtemelen parti genel başkanlarının mesajları ve performansları seçim neticelerinde etkili olacaktır. Parti teşkilatlarıyla adaylar ve milletvekilleri seçim bölgelerinde taktik hatası yapmazlarsa, Erdoğan’ın liderlik ve hitabet avantajıyla Ak Parti yine birinciliği yakalayacaktır. Seçim kaybetmemek için ne yapılmalıdır? Ak Partili seçmen hükümetin icraatlarından ve mahalli idarelerin hizmetlerinden şikâyetçi değil… Vatandaşın şikâyeti; milletvekilleri ve teşkilat mensuplarının kendilerine karşı ilgisizliğinden! Parti içi hiziplere sebep olunmaz, birlik ve beraberlik sağlanabilirse, seçim kaybedilmez. Aday tespitlerinde milletvekillerinin belirleyici ve etkili olduğu tartışılmaz bir gerçek. Milletvekillerinin kendi seçim bölgelerinde aday tespiti sürecinde objektif davranamamalarından veya seçmenlerin taleplerini yerine getirememelerinden dolayı bazı kırgınlıklar olabilir. Daha önce söylenmiş kırıcı söz ve muameleler unutulmalı. Parti içi genel af ilan edilmeli Yeni kırgınlıklara sebep olacak söz ve hareketlerden kaçınılmalı. Buna da milletvekilleri ve adaylar öncülük etmelidir. Bu sebeple öncelikle Ak Partili seçmenle el sıkışılmalı, onlara değer verilmeli. Yeni seçmen kazanalım derken, mevcutların kaybedilmesine göz yumulmamalı. Genel Merkezin ricasıyla istifası alınan il ve ilçe teşkilatlarına ihraç muamelesi yapılmamalı. Gerçi bütün siyasi partililerin müşterek derdi; parti teşkilatları ve milletvekillerinin diğer partililere kendi partililerinden daha fazla iltifat ettikleridir. Genel Başkanına ve partisine bağlı, fakat milletvekilleriyle uyumlu olmayan partililerin de her halükarda seçim çalışmalarına katılımı sağlanabilmelidir. İdeal olan partililer arasındaki kırgınlıkların giderilmesi. Kısa sürede bu belki gerçekleşmeyebilir. Kısa vade çözümü olarak; mahalli seçimlerde milletvekilleri kendi seçim bölgeleri dışında vazifelendirilse herhalde bu sıkıntı büyük ölçüde giderilebilir. Mesela Giresun milletvekilleri Ordu veya Trabzon’da, Ordu veya Trabzon milletvekilleri Giresun, Samsun gibi vilayetlerde vazifelendirilse, kendi seçim bölgelerinden daha başarılı olabilirler. Türkiye genelinde ekonomik ve siyasi gelişmeler Ak Parti lehine geliştiği bir dönemde seçim kazanmak; uzmanlık gerektirmiyor. Aksine seçim kazanılmaması için özel gayret gösterilmiş olması gerekiyor! Giresun’da seçim neticeleri nasıl olur? Belediye Başkanlığını 2004’de Ak Parti kazanırken, 2009’da CHP kazanıyor… Doğru teşhis yapabilmek için önce doğru tahlil yapmak gerekir. Peşin hükümle kerameti belediye başkanının şahsında aramak yerine, başka sebepler de nazara alınmalı. 2004’de rey kullanan toplam seçmen 33.700 ve katılım oranı % 67 iken, 2009’da (seçmen sayısı 64 bin) kullanılan rey 50.850 ve katılım oranı % 82… 2004’de Ak Parti (Hurşit Yüksel) 12.862 rey alırken, CHP 11.801 rey alıyor. 2009’da Ak Parti (Hurşit Yüksel) 17.544 rey alırken, CHP (Kerim Aksu) 23.666 rey alarak başkanlığı kazanıyor. 2011 genel seçimlerinde Giresun Merkez’de (belediye sınırları dâhilinde) 26 mahallede Ak Parti 28 bin 500 rey alırken CHP’nin aldığı rey; 20 bin 200… 2009’da Ak Parti seçimi kaybetmiyor, Hurşit Yüksel’e seçim kaybettiriliyor! Keza CHP seçim kazanmıyor, bazı Ak Partililer belediyeyi Kerim Aksu’ya ikram ediyorlar! Ak Parti, 2009’da CHP’ye kerhen giden reylere sahip çıkmalı… 2009’da belediyeyi CHP’ye ikram eden Ak Partililer 30 Mart’ta bunun kefaretini ödemeli!.. Malum kefaretin bedeli 1’e 60!.. 2009’da 64 bin olan seçmen sayısı 30 Mart’ta 72 bin 793’e yükseliyor. Giresun Merkez’de seçimin kaderini yeni seçmenler ve 2009’da Ak Parti’ye küskünler belirleyecektir! Meclis üyeleri!.. Ak Parti Genel Merkezi İl Genel Meclisi ve Belediye Meclisi üye tespitlerinde “Adayların Partimize ve temel ilkelerimize sadakatle bağlı, kamu işleri konusunda hassasiyet sahibi, çevresinde ilkeli davranışlarıyla temayüz etmiş, meclis üyeliklerinde şehre ve halka katkı sağlayacak, mümkün olduğu ölçüde üniversite mezunu, ilçede ikamet eden veya işyeri bulunan kişiler arasından, akrabalık ilişkileri konusunda MYK Kararımızdaki ölçülere dikkat gösterilerek belirlenmesi” gibi kriterler koyuyor ve teşkilatlara tamim ediyor. Ne var ki bilhassa Giresun Merkez Belediye Meclis üyeleri ve bazı ilçelerin İl Genel Meclisi aday tespitlerinde bu ilkelere riayet edilmediği görülüyor. Hatta milletvekilleriyle ihtilaflı olmaları sebebiyle istifası alınan il teşkilatının birimlerinden Kadın Kolları yeni oluşumda İl Yönetiminde, Merkez İlçe Başkanı Merkez İl Genel Meclis üyeliğinde, Gençlik Kolları Başkanı Merkez Belediye Meclis üyeliğinde değerlendirilirken eski İl başkanı Sabri Öztürk adeta yok sayılmak istenilmiş! İstifa eden Merkez ilçe yönetiminden 5-6 kişi belediye meclis üyeliğinde değerlendirilirken Sabri Beyin eski il yönetim kurulu üyelerinden 2-3 kişi (o da başka sebeplerle) ancak değerlendirilmeye alınıyor. Belediye başkan aday adayları arasında yer alan Tirebolu ve Bulancak eski ilçe başkanlarıyla Piraziz belediye başkanının il genel meclisi adayı gösterilmesi isabetli bir tercih olmuş. Milletvekilleri ve il teşkilatının tutumuna rağmen Genel Merkez yetkililerince eski il başkanı Sabri Öztürk’ün (daha etkili olabileceği) Keşap, Yağlıdere, Ş.Karahisar, Güce, Tirebolu ilçelerinde, eski Eynesil ilçe başkanı İbrahim Topal’ın Görele ve Tirebolu gibi ilçelerde seçim çalışmalarında vazifelendirilmeleri seçim sonuçlarına önemli katkı sağlayabilir. Giresun’un merkez dâhil toplam 16 ilçesinde ve bütün beldelerinde Ak Parti seçimi kazanabilecek rey potansiyeline sahip. Gerek belediye başkanlıklarının tamamı gerekse il genel meclis üyeliklerinin çoğu Giresun’da kazanılamazsa bu, milletvekilleriyle il ve ilçe teşkilatlarının taktik hataları olarak yorumlanacaktır. “Öfkelenmek beşeri bir olaydır, fakat bilahare sakinleşmemek ve affetmemek ayıplanacak iğrenç bir harekettir.” (François de Sales) Vesselam… 23.02.2014

23.02.2014 14:43

YORUMLAR

Yorum Yaz