Dost, dostu ya tamamlamalı, ya da tam anlamalı!
“Kuvvetli bir hükümdarın adil bir veziri, efendisnin bütün adaletsizliklerkini tamer edebilir. Fakat bizzat vezir de zalim olursa devlet binası yerle bir olur.” (Timur)
Hesabî olanlar, hasbî ve samimi dava adamlarını, liyakatli siyasetçi ve bürokratları liderin etrafından, devlet ve hükümet kademelerinden uzaklaştırmalı ki kendilerine yer açılsın!
Hasbî ve samimi dava adamları, sahte ve sözde dava adamlarının hile ve tuzaklarıyla kurban edilmemeli!
Gerek şahsi menfaatleri gerek bağlı oldukları odakların çıkarları için hareket eden hesabî olanlarla hasbî olanlar aynı kefeye konulmamalı!
***
Herhangi bir meselede farklı düşünmüş olmak, farklı fikir beyan etmiş olmak; kişilerin birbirlerine muhalif olması, düşman olması demek değildir… Bilakis farklı düşünen dostların düşmanmış gibi gösterilmesi gerçek düşmanlıktır.
Nitekim mezhep imamlarının ve müctehidlerin farklı ictihadları hiçbir zaman düşmanlık olarak görülmemiş, aksine rahmet olarak değerlendirilmiştir.
Yıllarca beraber yürümüş, kader birliği yapmış dava adamı dostları, farklı düşünüyorlar diye birbirlerine düşman gösterenler; sakın sahte alkışçı dalkavuklar olmasın?
***
Hasbî olanlarla hesabî olanlar nasıl ayırt edilecek, denilirse; işte mihenk taşı:
Parti ve hükümet kademelerinde yıllarca etkili ve yetkili mevkide bulunanların bugüne kadar ülke ve millet adına, seçim bölgelerine yaptığı hizmetleri, geçmişteki söz ve yazıları mukayese edilmeli!
Mesela, muhtelif itham ve iddialarla Tayyip Bey’in yakınından uzaklaştırılan Abdullah Gül, Ahmet Davutoğlu ve Bülent Arınç gibiler ile 10-15 yıldır siyaset yapanların gerek kendi adlarına gerek yakınları adlarına kayıtlı menkul ve gayrimenkul servetleri, dolaylı (gayri resmi) iş ortaklıkları tespit ve mukayese edilirse; kimlerin hasbî, kimlerin hesabî oldukları görülecektir.
***
Dost, dostu ya tamamlamalı, ya da tam anlamalı!
“Bir kişiyi lâyığından fazla övmek riyâdır, dalkavukluktur; lâyığından az övmekse ya dilsizlikten ileri gelir, ya hasetten.” (Hz. Ali)
***
“Emevîler, zararlarından emin oldukları için dostlarını uzak tuttular. Kendilerine bağlamak ve kazanmak için de düşmanlarını yakınlaştırdılar. Yakınlaştırılan düşman, dost olmadı; ama uzaklaştırılan dost, düşman oldu. Herkes düşman safında birleşince yıkılmaları mukadder oldu.” (Ebu Müslim Horasanî)
Vesselam…
22 Ekim 2017 / 02 Safer1439
“Aslan köpeklere baş olursa, köpeklerin her biri kendi karşısındakine aslan kesilir. Eğer aslanlara köpek baş olursa, o aslanların hepsi köpek olur.” (Yusuf Has Hacip)