“Yanılgı insanlar içindir; ancak silginiz kaleminizden önce bitiyorsa, fazlaca yanlış yapıyorsunuz demektir.” (J Jenkins)

‘Gündüzkondu’ Atapark’ın sorumluları..?

“Bir vatandaş şehrin merkezî yerinde farklı bir mimarisi olan bir inşaata başlar… Her eserin beğeneni olur, beğenmeyeni de. Bu haliyle inşaatın bir an önce bitmesi ve hizmete açılması beklenir… Kanuni bir zorunluluk mudur, adetten midir, reklam mıdır; genelde inşaatlara, inşaatın ruhsat tarihi, mimarı v.s. inşaatla özet bilgileri gösteren levhalar asılır… Nedense, bu inşaatımıza böyle bir levha asılmamış! Asılamamış… Çünkü ruhsat alınmamış! Birilerinin dikkatini çeken bu husus basında gündeme getirilir… Ama inşaat sahibi güçlü biri olmalı ki yazılanları duymaz ve görmez. İnşaat aynen devam eder. Belediye yetkilileri dahi görmek istemezler… Nihayet ruhsatsız inşaat mahkemeye intikal eder… Ve yıkım kararı verilir!  Artık bundan sonra herkes suçlu aramaya başlar… - Oh olsun müteahhide. Bu kadar masrafı yapmaya kalkmışta bir ruhsat almayı düşünememiş mi? - Yazıklar olsun, belediye yetkililerine! Gözleri önünde devam eden inşaata zamanında niye müdahale etmemişler? - Burası nasıl hukuk devleti! Birileri kanunsuz iş yaparken, vazifelerini ihmal ederken bunlara dur diyecek bir devlet yetkilisi olmaz mı?” Efendim böyle bir hikaye sadece geri kalmış Afrika ülkelerinde mi yaşanır?.. Maalesef bizim ülkemizde de yaşanır!.. İşte bizim gerçeğimiz…:  “Giresun merkezinde ATAPARK inşaatı… Belediyenin iddialı olduğu projelerden biri… Beğenenler var…  Eleştirenler var… Halkın istifadesine sunulan her hayırlı hizmeti takdir etmek lazım, hayırlı olsun… Ancak Belediyenin bu inşaatta kanunsuz, hukuk dışı çalışma başlattığı iddiası var!  “Hacı Miktad Camii’nin " ‘Korunması gerekli taşınmaz kültür varlıkları’ kapsamında olduğu ve eski Atapark içindeki havuza kadar yerin de ‘koruma alanı içinde’ olduğu, Koruma alanlarında inşaat yapılabilmesi için KORUMA KURULLARINDAN izin alınması gerektiği halde gerekli izin alınmadan ATAPARK PROJESİNİN yapımına devam edildiği” iddia edilmekte.” (06.5.2012 tarihli “Belediye ruhsatsız inşaat yapar mı?” yazımız) Belediye bu iddiayı doğrular; 05.03.2012 tarihinde izin için Kurul’a müracaat edildiğini, henüz kararın verilmediğini ifade eder. Ama park inşaatına da aynı zamanda devam ederler! Mezkûr yazımı aynı zamanda Kültür Bakanlığına da göndermiştim. (bu yazımız üzerine) Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nce 16.05.2012 tarih ve 107915 sayılı yazıları ile“söz konusu başvuruda değinilen hususların Mevzuatımız kapsamında Trabzon Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğünce ivedilikle yerinde incelenerek gerekli işlemlerin yapılması istenmiştir.” Trabzon Koruma Bölge Kurulu da 12.07.2012 tarih ve 636 sayılı kararı ile Giresun Belediyesinin Atapark Çevre Düzenleme Projesinin Kurul görüşüne sunulmasına ilişkin 05.03.2012 tarihli müracaatının reddine karar vermiştir. Ek’li yazılarda açıkça görüldüğü gibi Kurul; Belediyeye, ‘çevre düzenlemesi yapamazsın’demiyor.  “Mevcut projenin tarihî bir özelliği bulunmuyor, tarihi yapıya uygun yeni bir proje hazırlayınız” diyor! Hatta  öyle anlaşılıyor ki, yerinde yapılan incelemede (inşaat için izin istenmesine rağmen) tamamlanmak üzere olan inşaatı; Kurul üyeleri nezaketen görmemezlikten gelmişler!.. Şahsıma gönderilen Kurul kararı ile alakalı (Ek’li ) belgeler de (dikkatle incelendiğinde) çarpıcı tespitlerin bulunmaktadır: 1-    Trabzon Koruma Bölge Kurul Müdürlüğü masa başında karar vermiyor. Tapu, Kadastro, Kültür ve Turizm İl Müdürlükleri ile Vakıflar Bölge Müdürlüğü, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü ile Belediye’nin bilgi ve belgeleri değerlendirilerek (ciddi bir araştırma neticesinde) mahallinde inceleme yapılarak karar veriliyor. 06.05.12 tarihli köşe yazımız ise süreci hızlandırıyor. 2-    Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün, 06.05.2012 tarihinde kendilerine ulaştırılan (kendi sorumluluk sahasına giren) bir mevzuya kısa sürede (16.05.2012 de) müdahale etmeleri ve takip etmeleri, Trabzon Koruma Bölge Kurul Müdürlüğü’nün de ciddi bir araştırma neticesinde karar vermesi; günümüzde ender rastlanan, tebrik ve takdire şayan örnek bürokratik bir hassasiyettir.. 3-    Ret kararının alınma sürecinde Ak Parti milletvekillerinin ve teşkilatlarının hiçbir katkısı olmamıştır. Kararın verildiği tarihte ret kararından bilgileri dahi olmamıştır. (Böyle bir bilgiye sahip olmuş olsalardı, herhalde kamuoyu ile paylaşmaktan gecikmezlerdi!) 4-    Kurul kararında (belgede görüldüğü gibi) Belediyeyi temsilen (İmar ve Şehircilik Müdürü) Mehmet KARAAHMETOĞLU’nun da imzası da bulunuyor. Demek ki, kimsenin (hatta Ak Partinin dahi) karardan haberi olmadığı bir tarihte (kararın verildiği 12.07.2012 de) CHP ve Belediye yetkilileri ret kararından haberdar olmuşlar! Oysaki CHP parti yetkilileri ret kararından haberleri olmadıklarını, kendilerine belgenin ulaşmadığını ifade ediyorlar… Bu belgeye rağmen, bu tür ifadeler; siyasi nezaketle nasıl bağdaşır? Siyasette güven ve istikrar böyle mi tesis edilir? Bu, nasıl şeffaflık ve samimiyettir! Bu bilgi ve belgelerden sonra kamuoyu sormaz mı..? Sayın Belediye Başkanı ve sair yetkililer..;

• ·         İnşaat yapılabilmesi için Kurul iznine ihtiyaç yok idiyse, niçin Kurul’a izin için müracaat ettiniz?
• ·         Kurul’a izin için müracaat ettiğinize göre,  ‘iznin gerekliliğini’ kabul ediyorsunuz demektir! Peki, izin alınmadan inşaata başlamak ve devam etmek; hukuk dışı usulsüz işlem değil midir?
• ·         Kurul’un izni; tasdik de olabileceği gibi ret de olabilecektir. Tasdike kesin inandığınız için mi izin talebinde bulundunuz?
• ·         Yoksa birilerinden kesin tasdik sözü aldınız da mı inşaata devam etmiştiniz?
• ·         12.07.2012 tarihinde (kararda imzası bulunan) temsilcinin vasıtasıyla ret kararından bilginiz olduğu halde, 2 aydır inşaata yine devam ediyorsunuz!

Hatta calib-i dikkattir ki, ret kararı ile alakalı belgeler ve haberler (bir haftadır) basında yer almasına ve tartışılması rağmen inşaat son sürat hala devam etmektedir. Bu, nasıl bir hukuk ve sorumluluk anlayışıdır? Bu, müracaat tarihinden ret kararı tarihine kadar geçen süreçteki inşaat safhasındandaha büyük bir sorumluluk teşkil etmez mi? Bu, Kurul kararını tanımamak anlamına gelmez mi? Sayın Ak Parti Belediye Meclis üyeleri, İl ve Merkez İlçe Teşkilatı üyeleri..;

• ·         Belediye Başkanlığı Atapark projesini Belediye Meclisinde müzakere etmeden mi Kurul’a müracaat etti?

Bu proje ile alakalı mecliste yaptığınız muhalefet ve itiraz konuşmalarınızın tutanaklarını basınla paylaşmanız mümkün mü?

• ·         CHP’li Belediye Başkanı ve Meclis üyeleri izinsiz inşaata devam etmekten sorumlu olduğu ifade edilirken, bu inşaatın devamına müdahale etmeyenler sorumluluğa ortak olmazlar mı?

Sayın Ak Parti milletvekilleri..;

• ·         06.05.2012 tarihinden sonra yapılan bir iki beyanatın dışında projenin durdurulması için herhangi bir teşebbüsünüz oldu mu?
• ·         Milletvekili olarak sizlerin vazifesi sadece eleştirmek ve konuşmak mıdır? “Ben konuşmuştum, ben demiştim” gibi ifadeler sizleri sorumluluktan kurtarır mı?
• ·         Bu ret kararı; mevcut projenin yapılmaması gerektiğine ve yeni proje hazırlanması gerektiğine işaret ediyor.

Peki, ruhsatsız olarak devam edilen mevcut düzenlemeye sebep olanlar hakkında (idari ve mali açıdan) hukuki bir işlem yapılacak mıdır? Yapılacaksa buna kimler karar verecek ve bunu kimler takip edecektir? Sayın Vali Bey..;

• ·         Trabzon Koruma Bölge Kurul Müdürlüğü, Mart/2012 tarihinde Tapu, Kadastro, Kültür ve Turizm İl Müdürlüklerinizden bilgi ve belge istediğine ve müdürlüklerce de bilgi ve belge gönderildiğine göre; bu proje sizlerin de bilgisi dâhilinde demektir.

İzinle alakalı yazışmalar devam ederken, Belediye aynı zamanda (ruhsatsız) inşaata da devam ediyordu. Bu inşaatla alakalı bugüne kadar bir soruşturma açtınız mı? Soruşturma açılmışsa neticesinin kamuoyu ile paylaşılması mümkün müdür? Atapark projesi hakkında kamuoyu yanlış bilgilendiriliyor… Şu anda tartışma mevzuu; mevcut projenin güzelliği, çirkinliği, estetik özellikleri değildir... İzine tabi bir projenin izin alınmadan tamamlanmaya çalışılması, ruhsatsız (avam tabiri ilekaçak) inşaat yapanların ve göz yumanların; sorumluğu mes’elesidir. Hani kanun önünde herkes ve her kurum eşitti! Belediyelere tanınan hukuki bir ayrıcalık mı bulunuyor? Bazıları Atapark için ‘gecekondu’ diyor… Ne gecekondusu, apaçık gündüzkondu..! Herkesin gözü önünde (takriben 6 aydır) devam eden, kimsenin müdahale etmeye cesaret edemediği bir inşaat!.. Herkes konuşuyor; Ak Parti il Başkanı Belediye Başkanını suçluyor.. Belediye Başkanı savunma yapıyor.. Basında haberler ve belgeler yayınlanıyor… Ama asıl konuşması gereken yetkililer konuşmuyor..! “Sükût ikrardan gelir” miş!.. Neye sükût ediyorlar? Ak Parti il Başkanının suçlamalarına mı, Belediye Başkanının savunmalarına mı, Kurul’un ret kararına mı, Basında yayınlanan yazılara mı? Bu tür hadiseler hangi Bakanlığın sorumluluğuna girer? İçişleri Bakanlığı mı, Adalet Bakanlığı mı, Kültür ve Turizm Bakanlığı mı yetkilidir? Sayın yetkililer… Kamuoyu sizlerden (bu mevzuda) açıklama bekliyor: Belediye Başkanı, icraatları doğru yapmışsa; kendisini tebrik edininiz… Yanlış yapmışsa, lütfen gereğini yapınız!..  Ak Parti il Başkanı baypas mı edildi de Bakanlıklarda pek etkili olamıyor mu acaba?!.. Ya her fırsatta “İl Merkezinden ben de sorumluyum” mesajını kamuoyuna vermeye çalışan Ak Parti Merkez İlçe Başkanı... Bu mevzuu sizlerin sorumluluk ve yetki alanınıza girmez mi? Belediye Meclis üyelerinin çalışmalarından sizler sorumlu değil misiniz? Yoksa bazı üyelerinizle Belediye arasında gizli bir mutabakat mı var?!.. “Efendim, bitmiş bir inşaatı yıkmak, yazık olmaz mı?" Diyenlere..;

• ·         Valiliğin yaylalarda garibanın (ruhsatsız) evlerini yıkması; yazık olmuyor..!
• ·         Belediyenin, vatandaşın ruhsatsız (estetik mimari) inşaatlarını yıkması; yazık olmuyor da..!
• ·         Belediyenin; ruhsat için müracaat ettiği halde, ruhsatı beklemeden (belki, erken seçime yetiştirelim düşüncesiyle, seçim yatırımı olarak yaptığı) gayri hukuki projenin yıkılması; yazık olacak öyle mi?
• ·         Böyle bir projeyi başlatanlar, devam ettirenler (milletin parasını plansız, programsız israf edenler) ve göz yumanlar sorumlu olmayacak, ama bu usulsüzlüğe fırsat vermemek için mücadele edenler; itham edilecek öyle mi?
• ·         Kurul’un ret kararı; “Ataparkta düzenleme yapamazsınız” demiyor! “Tarihi bir eser olan Hacı Miktad Camii ile Belediyenin tarihi yapısına uygun proje hazırlanmalı”diyor!

Vakıfların milyarlar harcayarak Hacı Miktad Camiini (tarihî) aslî haline getirdiği bir yerde, çevre düzenlemesinin de tarihî yapılara uygun olmasının istenmesi tarihe saygının gereği değil midir? Aksi tavır, tarihe saygısızlık olmaz mı? Sayın iktidar ve muhalefet partilerinin İl Başkanları, Belediye Başkanları… Lütfen karşılıklı beyanatlarınızda, eleştirilerinizde nezaket dışı, münevver insanlara yakışmayacak üsluptan, itham edici ifadeler kullanmaktan kaçınınız!… Bakınız, okullar açıldı. Sizlerin beyanatlarını, açıklamalarını muhtemelen talebeler de dinlemekte ve okumaktadır. Gençlere kötü örnek olmaya çalışmayınız! Sayın Belediye Başkanı… Beşer nisyan ile maluldür. Daima, her an hata yapmamız, insan olarak mümkündür. Çıkın halkın karşısına açık yüreklilikle hitap ediniz: “Bu Atapark projesinde hata yaptık. Sizden özür diliyoruz. Yeni projemizi Kurul’un istediği doğrultuda tarihî yapıya uygun olarak yeniden hazırlayıp, İnşallah seçime kadar yetiştireceğiz. Bu düzenlemede yapılmış harcamaları da CHP olarak; parti olarak, partililer olarak bizler karşılayacağız. Halka ödetmeyeceğiz” deyiniz!.. Bu ifadeler, sizlere puan kaybettirmez. Aksine kaybettiğiniz puanları fazlasıyla almanıza vesile olabilir… “Kurdun kafasını, halkın koyunlarını paraladıktan sonra değil, önce kesmek gerekir...” (Şeyh Sadi) Vesselam… 16.9.2012   İşte Kurul kararı ile alakalı (yazıda bahsi geçen ve bilgilendirme maksatlı şahsıma gönderilen) belgeler:     

www.giresunaktuel.com’da yazı…