Giresun Üniversitesinde devletine ihanet eden hainler kimler? Ahmed ÇITLAKOĞLU

Giresun Üniversitesinde devletine ihanet eden hainler kimler?

Giresun Üniversitesinde devletine ihanet eden hainler kimler?

Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan, teröre destek veren PKK sever akademisyenleri “aydın müsveddeleri” diye yaftalayıp “Bu devletin ekmeğini yiyip de bu ülkeye ihanet eden herkes en kısa sürede hak ettiği cezaya çarptırılmalıdır” diyerek, ilgili ve yetkililere devlet diliyle mesajını göndermişti… Cumhurbaşkanının bu mesajı üzerine YÖK de acilen toplanıp gerekli kararları almıştı… Bu mesajın tazeliğiyle bizler de 13 Ocak 2016 tarihli “Rektörlerin “devlet hainleriyle” imtihanı!” başlıklı yazımızda; “Bakalım hangi rektör, kendi üniversitelerinde görevli bu terör sever öğretim görevlilerinden hangileri hakkında ne gibi işlem yapacaktır?” diye sorgulamıştık. *** Bu sorgulamamızda genelde bütün üniversite rektörlerinin uygulamasını merak ederken özelde Giresun Üniversitesi rektörlüğünün uygulaması ayrı bir merak mevzuu idi… Acaba Giresun Üniversitesinde de PKK sever imzacı öğretim görevlisi var mıydı? Varsa kimlerdi? Haklarında herhangi bir işlem yapılacak mı veya yapılmış mıydı? *** Üniversiteden şahsımıza bir mesaj gelmedi… Bazı mahalli basın yetkililerine sordum, onlara da bir mesaj gönderilmemiş… Üniversitenin Web sitesine bakalım dedik; 12, 13, 14 Ocak tarihlerinde terörü kınayan basın açıklamaları yapılmış. 13 Ocak tarihli basın açıklamasında; “PKK terör örgütüne karşı yürütülen operasyonları “katliam” olarak nitelendiren ve teröre destek amaçlı yayınlanan bildiride imzası bulunan öğretim üyesi ile ilgili Üniversitemiz tarafından ivedilikle soruşturma başlatılmıştır” denilirken… 14 Ocak’ta ; “PKK terör örgütüne karşı yürütülen operasyonları “katliam” olarak nitelendiren ve teröre destek amaçlı yayınlanan bildiri kapsamında üniversitemizce ivedilikle soruşturma başlatılmış ve Yükseköğretim Kurumları Yönetici, Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliği’nin 26. Maddesi uyarınca görevden uzaklaştırılma kararı alınmıştır” açıklamasına yer verilmekte. *** Basın açıklamasında dikkat çeken ayrıntılar!.. Bir gün önce, soruşturma kararı alınan öğretim görevlisi, bir gün sonra görevden uzaklaştırılıyor. İlk bakışta, zamanlama ve neticesi itibariyle alkışlanacak, takdir edilecek bir uygulama!.. Lakin basın açıklamasının basın mensuplarına ve haber sitelerine gönderilmeyip sadece Web sitesinde yayınlamakla yetinilmesi… Bildiride imzası bulunan öğretim üyelerinin kim ve kimler olduğu, sıfatlarının ne olduğunun bilinmemesi; düşündürücü! *** Bir üniversite ki, terörü kınıyor, terör sever öğretim üyelerini görevden uzaklaştırma kararı alıyor… Lakin bu önemli kararı kamuoyuna, basına duyurma ihtiyacı hissetmiyor!.. Sadece kendi sitesinde yayınlamakla yetiniyor. Bir üniversitenin, kendisiyle alakalı önemli bir haberinin yeterli şekilde ilgili ve yetkililere (bu şekliyle) iletilmemesini acaba nasıl yorumlamak lazım? Bu “iletilmeme”; basın açıklamasının geniş kamu oyu tarafından duyulması istenilmeyen acaba bir taktik mi?.. Yoksa iletilememesi bir basın/iletişim zafiyeti midir? Şayet bir iletişim zafiyetidir denilirse, o zaman; İletişim Fakültesi de olan bir üniversite, kendisiyle alakalı önemli bir haberini yeterli şekilde ilgili ve yetkililere iletmekte sıkıntı çekiyorsa, bu iletişim fakültenin eğitimine güveni sarsmaz mı? Vesselam… Ahmed Çıtlakoğlu 14 Ocak 2016 / 04 Rebiu’l-Ahir 1437

14.01.2016 10:26

YORUMLAR

Yorum Yaz