Giresun’da Ak Parti’ye Kimler Kaybettirdi?.. Ahmed ÇITLAKOĞLU

Giresun’da Ak Parti’ye Kimler Kaybettirdi?..

“İstediğin kadar inançlıyım de namaz kıl, sadaka ver. Umut verip, güven aşılayıp da yarı yolda bıraktığın insanın gönül sadakasını her iki dünyada da veremezsin.” (Hz. Mevlana)

Giresun’da Ak Parti’ye Kimler Kaybettirdi?..

Türkiye genelinde seçim neticeleri iyi tahlil edilmeli… Başarılı olanlar mükâfatlandırılırken, başarılı olamayanlar da ayırt edilmeli, hatta başkalarının başarılarını kendi hanelerine yazmaya çalışan emek istirmacılarına fırsat tanınmamalıdır. Usta lider Erdoğan’ın bu seçimlerde, (ince siyaset(!) gereği) en yakınındaki bazı kişilerden kurtulmak için onları belediye başkan adayı gösterdiği, gurur ve kibrinin esiri bazılarının da hata yapmasına göz yumduğu tahmin ediliyor. Bilindiği üzere ticarette ve bürokraside “en iyi ben bilirim, ben olmasam bu iş yürümez” düşüncesinde olan, gurur ve kibrinin esiri “burnundan kıl aldırmayan” personeli disipline etmenin en iyi yolu; bu tiplerin hata yapmasına fırsat tanımak, hatalı hareketlerine göz yummaktır! Tayyip Erdoğan; “Bu seçimlerde Ak Parti birinci olamazsa, genel başkan olarak siyaseti bırakırım, Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Bahçeli de birinci olamazlarsa siyaseti bırakmalılar” diyor… Peki, Sayın Erdoğan’ın bu ifadelerinden “başarılı olamayan (kendi partisinin) milletvekillerinden hesap soracağı, başarılı olamayan il ve ilçe başkanlarının da istifa etmesi gerektiği” mesajını mı anlamak gerekiyor? Fındık ticaretinde randıman hesabı önemlidir. Alım-satımda randımanı göz ardı eden tüccarın iflası kaçınılmazdır. 52-53 randımanlı fındığı 45-46 gösteren ekspertiz satıcıyı aldatıyor, 45-46 randımanı 52-53 olarak göstermeye çalışan da işletme sahibini yanıltıyor demektir. Bu işlem birden çok muamelede devam ediyorsa, bu ekspertiz ya kasıtlı hareket ediyor veya bu işi bilmiyor demektir. Siyasette de kamuoyu yoklamaları fındık randıman hesabı gibidir. Ciddi anket firmalarıyla çalışan siyasetçiler siyasi kararlarında pek yanılmazlar. Güvenilir anket rakamlarının aksine hareket eden siyasetçiler de müflis fındık tüccarın akıbetinden kurtulamazlar. Giresun’da seçim neticeleri… Ak Parti Giresun’da 15 ilçe’nin 13’ünde kazanırken il merkezi ve 2 ilçede başarılı olamıyor. Giresun il belediye başkanlığını CHP (Kerim Aksu) ikinci defa kazanıyor. Giresun Merkez’de belediye sınırları dâhilinde (26 mahallede) CHP, 2011 genel seçimlerinde 20.200 olan reyini 28.031’e (%46,32) çıkartırken, Ak Parti’ye ancak 23.668 (%39,11) seçmen evet diyor. Bu seçimde ilave 8000 yeni seçmene rağmen Ak Parti’nin 2011’deki 28.500 seçmenin takriben 5.000’ini dahi koruyamadığı görülüyor. Giresun’da il belediyesi kaybedilirken 13 ilçe belediyesinin ve belde belediyelerinin kazanılması Ak Parti açısından büyük başarı, doğru! Peki, ilçelerdeki bu başarı, il merkezindeki başarısızlığı örter mi? Veya ilçelerdeki başarıda kimlerin payı var? İlçelerdeki başarı daha ziyade, adayların şahsi gayretleri ve bazı teşkilat mensuplarının üstün çalışmaları yanında, vatandaşın Tayyip Erdoğan sevgisiyle alakalıdır. Türkiye genelinde yapılan mitingler ve parti reklamlarının bu başarıda büyük payı vardır. Vatandaş teşkilat mensuplarının hatalarını kamufle etmiştir. Milletvekilleri ve il teşkilatının başarıdaki payı neticeyi etkileyecek oranda değildir. İlçelerde dikkate değer mesajlar… Ak Parti 2009’da kazandığı Doğankent’i MHP’ye, Piraziz’i de CHP devrediyor, Keşap ve Çanakçı’yı MHP’den, Güce ve Tirebolu’yu CHP’den devralıyor. TİREBOLU… Abdullah KARAPIÇAK iki dönemdir Belediye Başkanı Burhan TAKIR’dan (CHP’den değil!) büyük farkla başkanlığı devralıyor… Tirebolu’da ki başarıda AK PARTİ’ye gönül veren küskünleri barıştırabildiği, seçmenle iyi kucaklaşabildiği için Sayın KARAPIÇAK’ın payı büyük. Aday adayları arasında yer aldıkları halde aday gösterilmeyince küsmeyip adaylara desteğini esirgemeyen eski ilçe başkanlarının (Tirebolu’da Ömer HIDIR, Çanakçı’da Ali BİLGE) katkıları da küçümsenmemelidir. BULANCAK… Recep YAKAR Ak Partili Kadir AYDIN’dan başkanlığı devralıyor. Seçim neticeleri gösteriyor ki tartışmalı aday adaylığı sürecinden sonra aday gösterilen Recep YAKAR; doğru tercihmiş! Milletvekillerinden biri adayın açıklanmasından sonra “Bizim adayımız olarak üst kurula Kadir Aydın gitti, ama burada bizzat Başbakan önündeki anketlere bakarak Recep Yakar’ı aday gösterdi.” Gibi basına bir açıklamada bulunuyor. Bu açıklamadan anlaşılan o ki, milletvekilleri Bulancak’ta Recep Yakar’ı arzu etmemişler. Bu ifadeler ilk günlerde “Bulancak’ta bu adayla seçim kazanamayız, seçim kaybedilirse sorumlusu bizler olmayacağız” mesajının verilmek istenildiği şeklinde yorumlanmıştı. GÖRELE… İki dönem Ak Parti Belediye Başkanlığı yapan Ertuğrul Melikoğlu her ne kadar kendisine haksızlık yapıldığı iddiasıyla bağımsız aday olmuşsa da, parti yetkililerini suçlamasını yanlış gördük ve eleştirdik… Ancak seçim neticeleri gösteriyor ki Melikoğlu pek de haksız değilmiş! Melikoğlu diyordu ki,“Görele halkı beni seviyor ve beni destekliyor.” Parti yetkilileri de diyordu ki; “hayır, Görele’de Melikoğlu ile seçimi kazanamayız!” Peki netice?.. Belediye başkanlığında, Ak Parti: 3.078 (%33,5) Melikoğlu: 2.800 (%30,5) CHP: 2.468 (%26,9) MHP: 518 (%5,6) Belediye Meclis Üyeliğinde ise; Ak Parti % 39,5 CHP % 34,3 MHP % 14,2 Görünen o ki, Belediye meclisi üyeliğinde partisine rey veren CHP ve MHP’lilerin büyük bir kısmı, hatta bir kısım Ak Partililer bile belediye başkanlığında Melikoğlu’na rey vermişler! Ak Parti’nin 2009’da Görele’deki reyi 3600… Belki de Melikoğlu bağımsız aday olmayıp da pasif dursaydı, CHP’nin oyları bölünmeyecek ve seçimi Ak Parti kazanamayacaktı!.. Demek ki Melikoğlu istemeden de olsa Ak Parti’ye hizmet etmiş! DOĞANKENT… Doğankent ilçesinde Ak Parti 2009’da %53,1’le kazandığı belediye başkanlığını bu defa %29,5’la kaybediyor. Ak Parti’den aday adayı olan, parti yetkililerinin “onunla seçim kazanamayız” diyerek aday göstermedikleri Haşim Birol Tekin MHP’den aday oluyor ve seçimi kazanıyor! Bu seçimin sorumluluğunu üstlenecek kimse çıkar mı merak ediyoruz? PİRAZİZ… 2009 seçimlerinde CHP’den aday olan Hüseyin Görgülüoğlu bu dönem Ak Parti’den aday olmak istiyor… Ak Parti ilçe başkanının da aday adayları arasında isminin geçtiği süreçte başkana nezaketten mi, yoksa başka sebeplerden mi, pek bilinmez, ama Hüseyin Görgülüoğlu CHP’den aday oluyor ve seçimi kazanıyor. 2009’da (%59) 2764 reyle belediye başkanlığını kazanan Ak Parti, bu dönem (%34,9) 1671 reyle seçimi kaybediyor. CHP adayının dahi Piraziz’de Ak Parti’yi gülcü gördüğü bir dönemde Ak Parti seçimi kazanamıyor! Siyasette kendilerini uzman görenler herhalde bununu sırrını daha iyi açıklayacaklardır! ESPİYE… Espiye’de milletvekilleri ve il teşkilatının arzuları hilafına aday olan Mustafa Karadere başkanlık koltuğunu kardeşi Ak Partili Erol Karadere’den devralıyor. Seçim neticesi Mustafa Karadere’nin doğru bir tercih olduğunu gösteriyor. DERELİ… Milletvekilleri ve il teşkilatının aday tespitinde en başarılı olduğu yer Dereli… Belediye Başkanı Zeki Şenlikoğlu’nun adaylığını protesto için İlçe teşkilatının istifa ettiği, Ak Parti il genel meclisi üyesinin MHP’den belediye başkan adayı olduğu bir yerde, Zeki Şenlikoğlu büyük farkla seçimi kazanıyor. Milletvekili Mehmet Geldi, İl Başkanı Hasan Aydın, Merkez İlçe Başkanı Aytekin Şenlikoğlu, eski Giresun Belediye Başkanı Hurşit Yüksel ve müstafi il başkanı Sabri Öztürk’ün Derelili oluşlarının bu seçim neticesinde etkisi olmuş olabilir. Yoksa, aksi bir netice Dereliler için çok ayıp olurdu! İL MERKEZ’i… Kamuoyu ve temayül yoklamalarında önde olmamasına rağmen, Nurettin Canikli’nin “seçimi ancak bununla alabiliriz” diye (bütün sorumluluğu üzerine alarak) aday gösterttiği Yılmaz Can ile seçime gidildi ve kaybedildi. Seçimin kaybediliş sebepleri üzerinde çok şey söylenebilir… Ancak özet olarak: - Seçime 3-4 ay kala bütün teşkilat birimlerinin istifa ettirilmesi... İstifa eden birimlerden Merkez İlçe başkanı, gençlik kolları başkanı ve kadın kolları başkanının il yönetimi ve meclis üyeliklerinde değerlendirilirken müstafi il başkanının yok farz edilmesi teşkilat içi hizbi kamçılamış, müstafi yönetim üyelerinin “madem bize ihtiyaç duyulmuyor, ne halleri varsa görsünler!” düşüncesiyle pasif duruma iterken, yeni yönetim üyelerinin birbirlerini tanıma fırsatı bulamadan seçim bitmiştir! - İl Başkanı Hasan Aydın ve Merkez ilçe Başkanı Aytekin Şenlikoğlu’nu her ne kadar Tayyip Erdoğan atamış olsa da, yönetim kurulu üyelerinin seçiminden meclis üyelerinin tespitine kadar bütün seçim çalışmalarına Nurettin Canikli’nin bizatihi müdahil olması; İl ve İlçe başkanlarını Canikli’nin gölgesinde bırakmış, başkanlar ve yönetim kurulu üyeleri bağımsız karar alıp koordineli çalışamamıştır. Öyle ki yönetim kurulu listelerinin oluşumunda “şu, şu isimler olmalıdır” tavsiyesinin ötesinde “şu kimin yakını (oğlu, kardeşi, yeğeni), şunu kim tavsiye etti” gibi müdahaleler sağlıklı yönetim teşekkülüne imkân tanımamıştır. Haliyle resmen var olan, lakin fiilen fonksiyon icra edemeyen bir yönetimle seçimlere girilmesi kaçınılmaz sonucu doğurmuştur. - Canikli - Attar sürtüşmesi Ak Partilileri Üniversiteden uzak tutmuş, adeta üniversite kapıları Ak Partililerin yüzüne kapanmıştır. Ak Parti iktidar döneminde açılan, 20 binin üzerinde talebesi olan bir Üniversite ve lüks yurt ve burs imkânlarına rağmen eski rektör adayın talebelerinden rey alamamasının izahı herhalde çok zor olsa gerek! İktidarın Üniversite hizmetinden Ak Partililerden ziyade muhalefet istifade etmiştir. Artık Giresun teşkilatı seçim yorgunluğunu atmak için “kendim ettim, kendim buldum…” şarkısını terennümde teselli bulmaya çalışıyor olmalı! CANİKLİ faktörü… Giresun’a hükümetçe yapılan bütün yatırım ve sosyal hizmetlerde Grup Başkanvekili sıfatıyla Nurettin CANİKLİ’nin katkı payı inkâr edilemeyecek derecede büyüktür. Yapılan güzel hizmetler için Sayın Canikli tebrik ve takdir edilirken, yapılmayan veya eksik yapılan hizmetler için de hep eleştirildi ve fatura tamamen ona kesilmek istenildi. Canikli’nin parti kurucuları arasında yer alması, 3 dönemdir milletvekili oluşu, genel başkan yardımcısı veya grup başkanvekili sıfatıyla Erdoğan’ın yakınında bulunması onu siyaseten de güçlü kılmıştır. Canikli, bu siyasi gücünden midir, fıtratınının gereği midir, nedendir pek bilinmez ama “uzlaşılması zor, çatışmacı” bir şahsiyet olarak tanındı. 12 yıllık Ak Parti iktidar döneminde 12 Vali ve 11 İl Başkanının değiştirilmesi, geçmiş dönem milletvekilleri il başkanlarıyla uyumsuzluklar, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün atadığı Giresun Üniversitesi Rektörü Aygün Attar ile diyalogsuzluğu bunun delili olarak gösterildi. Canikli’nin Erdoğan’ın yakınında bulunması, onun icraatlarının sorgulanmasını önledi. O, Giresun için tek belirleyici oldu. Kimse ona “şunu niçin böyle yaptınız, şunu şöyle yapsanız daha iyi olmaz mıydı” gibi bir şey söyleme cesareti veya fırsatı bulamadı. Netice itibariyle Giresun’da yapılan ve yapılamayan her şeyin faturası ona kesilmek istenildi. Belki de o böyle istedi! Ey Sayın Başbakan, Tayyip Erdoğan! Sizler Türkiye sevdalısınız… Hizmet ve millet aşığısınız. Millet sizi seviyor… Bizler de seviyoruz. Cumhurbaşkanlığı hakkınız… Yolunuz açık olsun! Ancak… Sizlerden sonra Ak Parti’nin Özal ve Demirel sonrası ANAP ve DP durumuna düşme riskini sizler de görüyor olmalısınız! Benzer akıbetin yaşanmaması için acilen (Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce) Türkiye genelinde teşkilatların revizyonu kaçınılmaz görülüyor! “Kusurların en büyüğü, insanların tüm kusurlarından habersiz olmasıdır.” (Thomas Cariyle) Vesselam… 13.04.2014

13.04.2014 15:55

YORUMLAR

Yorum Yaz