Erbakan Hoca İyi Bir Ak Partiliydi

Tayyip Bey “Milli Görüş Gömleğini” çıkartmamış “daha geniş Milli Görüş Gömleği” ile değiştirmiştir!..

“Ben kesinlikle inanıyorum ki önümüzdeki yıllarda bütün dünyada en gür sada hakkın ve hakka inananların olacaktır”.(Necmeddin Erbakan)

***

Erbakan Hoca iyi bir AK Partiliydi..

Hoca yapacağı hamleleri çok iyi gizleyebilen bir siyasetçi idi. Önemli projelerini son safhaya gelmeden en yakınındakilere dahi açıklamazdı. Adeta “sırlarımı sakalım bilse onları keserdim” diyen devlet adamı siyasetini düstur edinmişti…

 

Rahmetli Hocanın emeli; ideallerinin iktidar olması idi. Bu emeline sağlığında, manevi evlatları vasıtası ile nail olmuştu. Ömrünü verdiği davasının zarar görmemesi için avcının avını yakalarken gösterdiği hassasiyeti gösteriyordu…

 

Hocanın 40 yıllık siyasi mücadelesinde Türkiye’de onu en iyi anlayan veya kabul eden kesim % 15-20 seviyesini aşamamıştı. Onun talebeleri döneminde ise % 50-55’lerin teveccühüne şahit olduk… Hocayı anlayamayan kesimler onun talebelerine vekâleti uygun gördüler... Bu teveccühün kırılmaması için çok dikkat edilmesi gerekiyordu…

 

Bu sebeple, Tayyip Beyin “ben Milli Görüş Gömleğini çıkarttım” demesi isabetli bir ifade idi… Gençlik çağında giyilen gömleğin erginlik çağında vücuda dar gelmesi sebebiyle daha büyük gömlekle değiştirilmesi, önceki gömleğin benimsenmediği (beğenilmediği) anlamına gelmezdi!..

Yeni gömleğin giyilebilmesi için tabii ki önceki gömleğin çıkarılması gerekecekti…

 

Tayyip Bey Milli Görüş Gömleğini” çıkartmamış “daha geniş Milli Görüş Gömleği” ile değiştirmiştir!..

 

İktidarının ilk iki döneminde, “İmam-Hatip Okulları, Kur’an Kursları ve başörtüsü” gibi mes’eleleri hiç gündeme taşımayan Sayın Başbakan, bugün “Dindar gençlik” yetiştirmekten bahsedebiliyor… Üniversite imtihanlarındaki katsayı adaletsizliğinin kaldırılmasının da bu dönem gerçekleşmiş olması herhalde tesadüf olmasa gerek!

 

Hocanın da “bunlar çoluk çocuk, bunlar Amerikan hayranı, bunlar sınıftan kaçıp top oynamaya giden haylaz çocuklar…” gibi ifadelerle Ak Parti ekibini ret etmesi ince siyasetin bir gereği idi…

Nasıl ki, bir babanın evlatlarının elde ettikleri maddi ve manevi yüksek makam ve mevkilerden üzüntü değil mutluluk duyması fıtratının gereği ise, bir hocanın da talebeleri için benzer duygunun olması tabiidir…

 

Bu itibarla ne Erbakan Hocanın Tayyip Bey ve arkadaşları için söyledikleri istihza yollu sözler, ne de Tayyip Bey’in “gömlek çıkartma” sözleri gönülden söylenmiş sözlerdi!

Ak Partinin ilk döneminde böyle bir siyasete ihtiyaç var idi. O günün şartları onu gerektiriyordu. Bugün ise öyle bir üsluba gerek yok…

 

Dokuz yıldır Tayyip Bey ve ekibinin icraatlarını halk bizzat gördü ve yaşadı. Bundan böyle Tayyip Beyi ne övmek ne de yermek millet nezdinde (onu kabul ve ret etmede) bir değişikliğe sebebiyet vermez… Halk başkalarının söylediklerine değil kendi gördüklerine ve yaşadıklarına inanmaktadır…

***

Erbakan Hocanın Ak Partili oluşunun delili!

Herhangi bir olay olduğunda “bunun arkasında kim olabilir, bunun esas faili acaba kimdir?” sualine cevap aranırken, ilk akla gelen; “bu eylem kimin işine yarıyor, hangi kurum veya şahıs bundan istifade ediyor ise, bu eylemin arkasındaki esas failler de onlardır”; kıstasıdır. Bu mantıktan hareketle bir düşünelim…:

 

Numan KURTULMUŞ’un Genel Başkanlığı döneminde Saadet Partisi (bütün kamuoyu yoklamalarında) % 6’lara çıkmış… Bütün basın ve TV kanallarında Numan KURTULMUŞ ve Saadet Partisi gündemden düşmüyor… Yapılacak ilk genel seçimlerde SP’nin % 10’u aşacağı konuşuluyor… Ak Partiye muhalif kesim (basın ve iş çevreleri) Ak Partiyi bölecek tek partinin SP olduğu düşüncesiyle Numan KURTULMUŞ’u ekran ve manşetlerden düşürmüyorlar…

 

Tam bu esnada bir el devreye giriyor... Numan Beyi partiden uzaklaştırıyor. Saadet Partisinin % 10’lara yaklaşacak gücü birden % 2’lere çekiliyor… !?...

 

Numan Beyin Saadet Partisinden dışlanması en fazla AK Partinin işine yaradı. AK Partinin bu eylemden % 6-8 civarında kazançlı çıktığı her kesimin kabul ettiği bir gerçek…

 

O zaman sorulmaz mı: “Bu eylem en fazla Ak Partiye yaradığına göre, bu eylemin ardasında ki AK Partili kim?”

 

Hâlbuki bu eylemin arkasındaki şahsiyetin rahmetli ERBAKAN olduğu herkesin malumu!

Peki… Bu, Erbakan Hocanın AK Partili olduğuna bir delil teşkil etmez mi?

 

Burada can alıcı esas soru şu olmalı: Siyasi deha Erbakan Hoca kendi partisi olduğu halde, (sözde!) küçümsediği, ağır sözlerle itham ettiği AK Partiye niçin destek vermiş olsun?

 

Buradaki ince siyaseti anlayabilmek için rahmetli Hocanın ince zekâsını hatırlamak gerekecektir…

İşte; basit bir misal:

Refah Partisinin yükselişinin önlenemediği dönem

1994 Mahalli Seçimlerinde yüzde 19.14 oranında oy alınarak İstanbul ve Ankara belediye başkanlıklarının kazanıldığı, 24 Aralık 1995 Genel Seçimlerinde yüzde 21.38 oy oranıyla 158 milletvekilliğinin kazanıldığı ve birinci parti olunduğu dönem…

 

1995 genel seçimleri öncesi Erbakan Hoca Kanal 7 TV’de Ali BULAÇ’ın misafiri;

Hoca; “Biz iktidara gelince tir tir titreyecekler!” diyor.

Bulaç; “Hocam, sizin iktidarınızda millet niçin titreyecek?” diye soruyor.

Ve Erbakan Hoca, tatmin edici bir izahta bulunuyor…

O an, TV başında bizler de diyoruz ki: “Hoca sürçü lisan bir ifade kullandı. Akıllı bir soru ile Hoca sözlerine açıklık getirdi ve yanlış anlaşılmaya fırsat verilmedi.”

 

Ne gariptir ki, bir gün sonra, başka bir TV kanalında Hoca aynı (biz iktidara gelince tir tir titreyecekler) ifadelerini tekrar etmesin mi?

 

İşte o zaman, bizler de kanaat getirdik ki, Hoca daha fazla rey alarak tek başına iktidar olmaya hazır değil! Millette büyük bir teveccüh var… Ama tek başına iktidara gelinirse büyük sıkıntıların yaşanacağı düşünülüyor… Lakin Millete bize rey vermeyin de denilemiyor, ama rey vermeye hazır bazı kesime korku salarak rey vermesinin önü kesiliyor!..

İşte Hocanın ince siyaseti!..

***

Recai KUTAN’ın itirafları:

Recai Ağabey, Milli Görüş camiasının en sevilen isimlerinden… Bugüne kadar hiç kimse ile ihtilafa düştüğü görülmemiş, yazılmamış… Usta bir hakem… Muhalif kesimlerle görüşmelerde aranan ve etkili olan bir şahsiyet… Erbakan Hocanın yıllarca en yakınında bulunmuş sessiz kahramanlardan… Genel Başkanlık vazifesini de hakkıyla ifa etmiş bir ağabey…

 

Yeni Şafak gazetesinde (26.02.12) Burcu Bulat’ın röportajı;

- “Başbakan Erdoğan’ın gruptan kopuşuyla ilgili şimdi ne düşünüyorsunuz? Hala kırgın mısınız?”

- Recai Kutan: “25-30 senedir omuz omuza bir mücadele vermiştik. Ayrılıp iki parti haline geldiğiniz takdirde siyasetin doğası icabı kardeşler karşı karşıya gelir. Yazık değil mi? Kaldı ki Erbakan Hoca’nın yaşı kemale ermişti. Birkaç sene sabredilseydi zaten partinin yönetimi Erdoğan’ın elinde olacaktı. Bu gerekçelerle o dönem biraz sitem edilmişti ama şimdi kararlarının doğru olduğunu görüyorum. Çok da başarılı bir yönetim gerçekleştirdiler.”

 

Recai ağabey belki de bu gerçeği (yeni gördü demeyelim) önceden bilenlerden biri olduğu için, zamanı gelince ilk açıklama yapanlardan biri diyebiliriz!

 

Milli Görüş tabanının % 90-95 kesiminin AK Parti saflarında olması, tabanın da bu gerçeği gördüğünün delili sayılabilir…

 

Bugün Tayyip Bey konuşurken TV’de kanal değiştirmeyi, onunla ilgili haberleri okumamayı alışkanlık haline getirenler, önyargılardan kurtularak hükümetin icraatlarını takip edebilirler ve Tayyip Beyin mesajlarına biraz dikkat kesilebilirlerse siyasi tablonun daha da değişeceğine inanıyorum…

 

Dün, Ak Parti iktidarından önceki dönemlerde, Müslümanlar büyük bir baskı altında idi. Kur’an Kursları kapatılıyor, Yeşil sermaye tehdidiyle ticarette hayat hakkı tanınmıyor, Müslüman yazarlar ve fikir adamları mahkemelerden ve ceza evlerinden uzak yaşayamıyor, katsayı adaletsizliliğiyle İmam-Hatipli gençlerin, başörtüsü baskısı ile kızların eğitim hakları ellerinden alınıyordu…

 

Bugün AK Parti iktidarıyla bu baskıların bir kısmı tamamen kalkmış, bir kısmı kalkma eğilimine girmiştir…

 

Dün Erbakan Hocanın çizdiği projeleri, bugün Tayyip Bey inşa ediyor… Üstelik konuşmadan.

Hayallerin gerçeğe dönüştüğü böyle bir dönemde milli görüşçü kesim AK Partiden niçin ayrılsın?

 

İşte; eğitimdeki son değişiklik!..

4+4+4 değişikliğinin ehemmiyeti zamanla daha iyi anlaşılacak…

Halk sırf bu icraattan dolayı AK Partiyi daha çok sevecek…

Muhalefet yaptığı muhalefetten pişman olacaklar… Muhtemelen halktan özür dilemek zorunda kalacaklar…

 

AK Parti İktidarı döneminde Türkiye’de çok güzel şeyler oldu… Olmaya da devam ediyor…

Türkiye emin ellerde…

***

“Aldırma söylenenlere: Varsın, görenler seni bir ot sansın. Sen gül ol da, uğruna ötmeyen bülbül utansın” (Hz. Mevlana)

 

Vesselam…

01.04.2012

YORUMLAR
Site İçinde Ara

Haftanın Sözü

“Aslan köpeklere baş olursa, köpeklerin her biri kendi karşısındakine aslan kesilir. Eğer aslanlara köpek baş olursa, o aslanların hepsi köpek olur.” (Yusuf Has Hacip)

Namaz Vakitleri
Giresun Hava Durumu
GİRESUN