Dolarda kalan dona kalır! Ahmed ÇITLAKOĞLU

Dolarda kalan dona kalır!

“Mide derdi olmasaydı hiçbir kuş tuzağa düşmezdi.” (Şeyh Sâdî Şîrazi)

Dolarda kalan dona kalır!

Devlet başkanı bir meselenin üzerinde ısrarla duruyorsa orada ciddi bir durum var demektir! Hele o devlet başkanı Recep Tayyip Erdoğan ise; durum çok daha önemli demektir. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bugünkü döviz çağrısı, 17-25 Aralık sonrası yaptığı “paralelcilerin gazetesini almayın, onların dershane ve okullarından çocuklarınızı alın!” çağrısıyla benzerlik arz ediyor… Nasıl ki, o günlerde paralel yapının tabanındaki iyi niyetli muhibbilere yönelik “bu hain paralel yapının gemisini batıracağız, bir an önce gemiyi terk edin!” çağrısını doğru anlayanlar gemiyi terk ettiler ve paralel damgasından kurtuldular… O günlerde Başbakan Erdoğan’ın çağrısına kulaklarını tıkayıp “Adam sen de!.. Boş ver…” diyenler ise bugün nasıl pişmanlık duyuyorlarsa; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bugün yaptığı döviz çağrısına kulak tıkayanlar da muhtemelen yarın, paralelcilerin bugün düştüğü duruma düşebilirler! *** Bankada ki değil de neden yastık altındaki dövizler? Devlet, faiz ve döviz lobisinin manipülatif oyunlarını bozacak radikal hukukî düzenlemeler yapmakta kararlı görünüyor. Ancak anlaşılan o ki Tayyip Bey, devlet başkanı sıfatıyla vatandaşlarının zarar görmemesi için şefkatli ve sorumlu bir lider hassasiyetiyle hareket ediyor… Sayın Erdoğan, banka hesaplarınızdaki dövizler yerine yastık altındaki dövizlere vurgu yapıyor… Bu üslup, belli ki Sayın Erdoğan’ın devlet adamlığına yakışır ince bir nezaket. Bu nezaketi anlamakta zorlanan bazı acemi siyasetçiler “yastık altında döviz mi kaldı?” diye sözde eleştiri yapıyor… Demek ki onlar aynı makamda olsalar “bankalarda dövizi olanlar” diye söze başlayacaklar! Dövizini bozdur çağrısına kulak tıkayanlar!.. 17-25 Aralık sonrası paralel yapıyla alakalı incelemelerde ilk adres; FETÖ’nün bankası ve o bankada hesabı olan iş adamları idi… Bugün de muhtemeldir ki, “dövizini bozdur!” çağrısına kulak tıkayıp bankalarda döviz hesabı bulunanlar incelemelerde ilk not edilecek kişiler arasında yer alacaktır! *** Yapılacak radikal hukuki kararlar neler olabilir? Muhtemeldir ki, devletin “dövizde kalmayın” çağrısına lakayt kalan ve bankalarda döviz hesabı bulunan; Meslek mensubu ve iş adamlarına; mali denetimlerde hukukî boşluklardan istifade etmelerine müsaade edilmeyebilir!.. Kamu ihalelerinde ince elek kullanılabilir... Genel ve mahalli seçimlerde (Ak Parti’de) aday olamama kriteri gibi düzenlemeler olabilir… Devlet, döviz çağrısı karşısında faiz ve döviz lobilerinin safında yer tutanlara (hukuk çerçevesinde) müeyyideler uygularken, muhtemelen Altın ve Türk Lirası kahramanlarını da onore edecek kararlar alacaktır! *** “Dövizi bozdur” çağrısı faiz ve döviz lobisini vuracaktır!.. Tayyip Beyi seversiniz sevmezsiniz, şahsını ve icraatlarını beğenirsiniz beğenmezsiniz… Karar ve icraatlarının doğru ve adil olup olmadığını tartışılabilirsiniz, bu ayrı mevzuu. Lakin bugün için gerek iktisadî, gerek siyasî sahada Tayyip Bey ne diyorsa o oluyor! Tayyip Bey (bugün) siyasî hayatının en güçlü dönemini yaşıyor… Ve her geçen gün de gücü artarak devam ediyor. Yarının da en güçlü lideri görülüyor. Akıllı ve iş bilen iş adamları ve bürokratlar güçlü liderle ters düşmek istemezler. Bu itibarla âcizane kanaatimiz o dur ki, güçlü lider Sayın Erdoğan’ın Devlet Başkanı sıfatıyla yaptığı çağrı, 15 Temmuz’da olduğu gibi toplumun her kesiminden büyük bir destek görecektir. Gün geçtikçe artan destek, dövizin (özellikle doların) ateşini söndürecek, hatta ateşini söndürmekle kalmayıp don tutturacaktır! Döviz ve faiz lobisi şer odaklarıyla onları destekleyenler kaybedecek... 15 Temmuz’da görülen bumerang etkisi döviz ve faiz lobilerinde de görülecektir. Çağrıya destek verenler ve tabii topyekûn millet kazanacaktır. Ancak… Kimlerin döviz bozdurduğundan ziyade, kimlerin ne zaman döviz bozdurduğuna bakılacaktır/bakılmalıdır! 15 Temmuz’da ilk günlerde meydanlara koşanlarla, darbe tehlikesi geçtikten sonra meydanlarda şov için toplananlar aynı mı değerlendirilmektedir? Malum, ölürken, son nefeste; ahiretteki yerini gördükten sonra iman ve tövbe etmek fayda vermemektedir! “Bizim Davamızda kimse kendi için yaşamaz, herkes kardeşi için yaşar.” (Necmeddin Erbakan) Vesselam… 07 Aralık 2016 / 07 Rebîu’l-Evvel 1438

7.12.2016 10:20

YORUMLAR

Yorum Yaz