AKİL İNSANLARIN ARTAN SORUMLULUKLARI!.. Ahmed ÇITLAKOĞLU

AKİL İNSANLARIN ARTAN SORUMLULUKLARI!..

“Her doğru, insana bir sorumluluk, her fırsat bir zorunluluk ve sahip olduğu her şey de ona bir görev yükler” (John D Rockefeller Jr)

Akil insanların artan sorumlulukları!..

Terörün bitirilmesi, kardeş kavgasının durdurulması, milletin bütün yurttaşlarıyla kucaklaşması… Barış ve çözüm inşallah yakın gibi!.. Akil insanlar heyeti… Heyet nasıl çalışacak? Vazifeleri nasıl olacak? Çalışma usulünü, vazifelerini hükümet mi tayin edecek? Heyet hazırladıkları raporu kime sunacak? Herhalde önümüzdeki günlerde netleşecek! Barışa Çözüm Komisyonu… Yeni Anayasa hazırlama sürecindeki; “bütün vatandaşların ideallerindeki, olması gereken Anayasadüşüncelerini yazılı olarak komisyona bildirme” çalışma usulü, Barışa Çözüm sürecinde de uygulanmalıdır. Sadece seçilmiş belirli kişiler (heyet üyeleri) değil, bütün vatandaşların sürece katılımı sağlanmalı, teşvik edilmeli, fikirlere değer verilmeli!.. Peki, vatandaşlar bu mes’eleyle alakalı eleştiri ve tekliflerini kime ve nereye yapacak? Bu adres belirlenmeli! Adına ister Barışı Temin Komisyonu, ister Barışa Çözüm Komisyonu diyelim, çalışmaları takip edecek toparlayacak bir birim oluşturulmalıdır. Vatandaşların haberleşebilmesi ve yazışabilmesi için web siteleri oluşturmalı, adresler kamuoyuna ilan edilmeli. Adına ister Barışı Temin Komisyonu, ister Barışa Çözüm Komisyonu diyelim, çalışmaları takip edecek toparlayacak bir birim oluşturulmalıdır. Çözüme katkı sağlayan her yazı ve konuşmalar (akil insanlar heyeti içinde olmasalar da) değerlendirilmeli, fikir beyan etmelerinin önü açılmalı… Bu süreçte aleyhte konuşan ve yazanlara (yüksek perdeden muhalif de olsalar) sabır gösterilmeli. Belki muhalefet diye ret ettiğimiz eleştiriler içinde gözden kaçırılan, istifade edilebilecek güzel tespitler olabilir! Değil mi ki “Müsademe-i efkârdan barika-i hakikat doğar” veya “Barika-i efkârdan mukaddem-i hakikat doğar”… Bırakalım, fikirlerin çatışmasından hakikat güneşi doğsun! Bırakınız herkes olumlu, olumsuz fikirlerini rahatça söylesin… Herkes eteğindeki taşları döksün! Kamuoyunun geniş mutabakatı sağlandığında zaten art niyetli, maksatlı eleştiriler kendiliğinden ortaya çıkacak, hak ettikleri gereken cevabı onlara kamuoyu vermiş olacaktır. Herkes fıtratının gereğini yapacaktır… Bülbül bülbüllüğünü, tilki tilkiliğini yapacaktır! Bir kabın içine ne konuşmuşsa; o dökülecektir! Kim kime hizmet ediyorsa, kimlerden nemalanıyorsa, onların sözcülüğünü yapacaktır! İmtihan ya bu… Devletin ve Milletin menfaatinin yanında yer alanlar, terör odaklarının yanında yer alanlar belirli olacaktır! Calib-i dikkattir ki Akil İnsanlar Heyeti açıklanır açıklanmaz, heyet üzerinden saldırılar başladı… Heyet üyelerinden 5-10 eksik olsa veya onların yerine başkaları gelse ne değişir? Bu heyet (artısıyla, eksiğiyle) barışa katkı mı sağlar, barışı engeller mi? Efendim heyet üyelerinin çoğu PKK ve Kürt sempatizanıymış! Ne önemi var? Faraza, ihtilaflı iki aşiret barıştırılmak istense, oluşturulan heyetini içinde iki aşiretinde kabul edeceği sözüne kulak vereceği temsilciler olsa, bundan daha tabii ne olabilir? Ancak… Barışa direk karşı çıkma cesaretini gösteremeyenler, Akil İnsanlar Heyeti üzerinden provokatör eylemlere teşebbüs edecekleri muhtemeldir! Heyete üyeleri ve Hükümet kanadı bu tür eleştirilere (hakarette olsa) cevap vermemeli… Kurulan tuzağa düşülmemeli. Dava açılması gereken hakaretler dahi süreç sonunda değerlendirmeye alınmalı. Bu mes’ele Hükümet politikası olarak değil Devlet Politikası olarak ele alınmalı, süreçte Sayın Cumhurbaşkanı Abdullah GÜL aktif rol almalı. Tv, radyo ve gazete patronları, spor kulüp başkanları (özellikle büyük takımların başkanları), Milli sporcular bu sürece dâhil edilmeli… Bugüne kadar terör bölgelerinde vazife yapmış asker ve komutanlar, memurlar (bilhassa öğretmen ve din görevlileri) dinlenmeli, fikirlerine değer verilmelidir. Kısa sürede netice alabilmek için (bir-iki ay) Hükümet ve Devlet yetkilileri mümkünse bütün diğer programlarını iptal edip bu meseleye yoğunlaşmalıdır. İl ve İlçelerde akil insanlar heyetleri oluşturulmalı… Vali ve Kaymakamlar kendi bölgelerinin akil insanlar heyetini oluşturmalı… Bu heyete bölgenin kanaat önderleri, iş ve meslek erbabı, spor kulüp başkanları, aydınlar ve basın mensuplarından müteşekkil alt komisyon misali (İl ve ilçe –alt- Akil İnsanlar Heyeti) bir heyet oluşturulmalı... Daire müdürleri, resmi ve özel kurumlar personelleriyle istişareler yapıp rapor halinde mülki amirlerine sunmalı. Hem değişik kesimlerin ne düşündüğünü öğrenmek, hem de kamuoyuna güzel mesajlar sunabilmek için dolmuş ve taksi şoförleri, berberler gibi (halkın istihbarat birim merkezleri konumundaki)meslek mensuplarının görüşleri alınmalı, onlarla istişarî toplantılar yapılmalı. Milletimiz Devletin ve Milletin hayrına projelere destek verir… Yeter ki muhatap alınsın! “Marifet iltifata tabidir” kaidesi her zaman ve her zeminde geçerlidir! Akil İnsanlar Heyetinin sorumlulukları artmıştır!.. Resmen seçilmiş ve kamuoyuna ilan edilmiş olan 63 kişilik heyet üyelerinin sorumlulukları daha da artmıştır. Bu heyette yer almak ilk planda bir ayrıcalık gibi görülebilir. Doğru... Devlete ve Millete hizmet açısından büyük bir fırsat, güzel bir nimet! Ancak her nimet; külfet karşılıdır! Makamlar ve sıfatlar arttıkça sorumluluklar da artar… Bu üyeler, bundan böyle söz ve eylemlerine daha da dikkat etmek zorundadır… Heyet barışı sağlamak için oluşturulmuştur. Haliyle heyet üyeleri de barışa katkı sağlamayacak söz ve hareketlerden kaçınmalıdırlar. Dolayısıyla heyetten önceki gibi bağımsız hareket edemezler, etmemelidirler. Bilhassa bu süreç sonuçlanıncaya kadar, yazacakları ve konuşacakları her kelime ve cümle heyeti bağlar mahiyette algılanacaktır. Bu Barış Sürecine herkes imkanı nispetinde destek vermeli!.. · Sürece Üniversiteler müdahil olmalı. · Bu mes’elede fikri olan herkes, eleştiri ve tavsiyelerini yazılı olarak yetkililere sunmalıdır. · Çözüme katkı sağlayacak farklı, yeni fikirlerin televizyon ve gazetelerde ilanı; bu tür cazip fikirlerin teşvikine vesile olabilir. · GSM operatörleri ve Türk Telekom, çözüme katkı sağlayacak mesaj ve haberler için ücretsiz hatlar oluşturmalı. · Televizyonlar bu süreçle alakalı canlı yayınlarını artırmalı. · Özellikle Ak Parti Milletvekilleri (Meclis ve Komisyon çalışmaları dışında) seçim bölgelerinde bu süreçte halkla diyalog içinde olmalı. “İhya etmek için ne kadar ilim lazımsa imha için de o kadar cehalet kâfidir.” (NFK) Vesselam… 07.04.2013

www.giresunaktuel.com’da yazı…

7.04.2013 20:23

YORUMLAR

Yorum Yaz